Bağımsız Türkiye Partisi Kütahya il yetkilileri ve parti kurmayları Kütahya’da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Burada yapılan açıklamalarda Genel Başkan Yardımcısı Zeki Garaçoğlu ulusal gündeme değinirken partinin Kütahya İl Başkanı Ayhan İşi, “ Hiç kimse hiçbir partiyi eleştirmekle dinden çıkmaz. Hain olmaz ya da terörist olmaz. Herkes konuşmalı sorunlar çözülmeli.” Dedi.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeki Garaçoğlu, Kütahya İl Başkanı Ayhan İşi ve il yönetimi Genişletilmiş İl Divan Toplantısı öncesi kahvaltı yemeğinde parti üyeleri ve gazetecilerle bir araya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Kütahya İl Başkanı Ayhan İşi siyaset hakkında sürekli konuşulması gerektiğini dile getirdi. Parti olarak 81 ilde sahada olduklarını dile getiren İşi, “ Vatandaşımızla bir ve beraber olarak sıkışmış olan ülke gündemine nefes aldırıyoruz. Gittiğimiz her ortamda çözümden, birlik ve beraberlikten söz ediyoruz. Bu anlamda da en büyük dayanağımız ebedi genel başkanımız Prof. Dr. Haydar Baş Bey’in ortaya koymuş olduğu ve bugün dünyaya mal olan Milli Ekonomi Modeli tezinin gereği olarak çözümlerimizi anlatıyoruz. Fakat bugün gelmiş olduğumuz nokta içerisinde ülkemizde çözümü konuşmaktan ziyade konuşulamaz bir ortam oluşmuş vaziyette maalesef.” Dedi.
“KÜTAHYADA GERGİN SİYASİ ATMOSFERDEN VAZGEÇMELİYİZ”
Konu hakkında açıklamalarda bulunan Başkan İşi, “Bu anlamda şunu söylemek istiyorum. Hiç kimse hiçbir partiyi eleştirmekle dinden çıkmaz. Hain olmaz ya da terörist olmaz. Konuşmamız gerektiğinin altını çiziyoruz. Özellikle Genel Başkanımız Hüseyin Baş genç olmasına rağmen ömrünü siyasete adamış, ömrü boyunca tecrübesiz olan siyasi yöneticilere muhalefet olsun iktidar olsun, örnek, erdemli ve ahlaklı bir siyaset yapıyor. Biz bu anlamda ‘Ülkeyi yönetecek gençler arıyoruz’ sloganıyla birlikte milletimizle beraber oluyoruz. Konuşmamız gerektiğini anlatıyoruz Bu ülke genelinde böyle, Kütahya genelinde de böyle. 11 aylık il başkanlığım döneminde yaptığım çalışmalarda Kütahya’da da bu anlamda çetin bir siyaset var. Kütahya’da önderlik anlamında il başkanlığımız olarak bunu yıkacağız. Bunu herkesle konuşabileceğimizi anlatıyoruz. Kütahya’da da başta işsizlik olmak üzere bir sürü sorunumuz var. Ama Kütahya siyaseti konuşmaktan korkmamalı. Her zaman her yerde insanlar fikirlerini düşüncelerini anlatabilmeli. Her zaman da bir ve beraber olmalıyız. Ortak paydamız Kütahya Geneli ise her zaman kimse kimseyi ötekileştirmeden ülkemizdeki gergin siyasi atmosferden vazgeçmemiz gerekiyor. Bugün mecliste milletvekili yumruklanıyor, bir genel başka genel merkezinde bıçaklanıyor. Bunlar seçim atmosferine girdiğimiz bu dönemde yukarıdan aşağıya doğru çok tehlikeli bir süreç olarak alta iniyor ve insanımız konuşmaktan korkuyor. Bu korkuları yıkmamız gerekiyor. Bizler Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Anadolu’da 72 milleti tek yürek yaptığı gibi bugünde bütün halkımızla bir ve beraber çözümün etrafında olmalıyız.” İfadelerini kullandı
“GERÇEK SORUNLARA ODAKLANIP BUNLARIN ÇÖZÜMLERİNİ KONUŞMAMIZ GEREKİYOR”
Siyasetin çok yanlış bir şekilde ve süreçte ilerlediğinin altını çizen BTP Genel Başkan Yardımcısı Zeki Garaçoğlu, “Özellikle son 1 ay içerisindeki karışıklıklar kavgalar. Büyükşehir Belediye Başkanına siyasi yasak getirilmesi. Bir kız çocuğumuzun uğradığı birtakım hususlarla birlikte esasen konuşmamız gereken konuları konuşamıyoruz. Yani toplumun geneline baktığımız zaman alım gücünün bu kadar az ve işsizliğin bu kadar çok olduğu, insanların evine ekmek götüremediği, insanların evine ekmek götüremediği bir noktada siyasetin odaklanması gereken yer neresidir, bu sorunları nasıl çözeriz deyip bütün partilerin bir araya gelip bu meseleleri konuşması, bu meseleleri çözüme bağlaması gerekiyor. Esasen bunun yapılmadığı noktada daha büyük kaoslar arkadan gelebilir. Bu yüzden bizim bu gerçek sorunlara odaklanıp bunların çözümlerini konuşmamız gerekiyor. Şu an konu nedir. Ülkedeki vatandaşlarımızın yüzde 80’i geçinemiyor. Bunu çözemediğiniz noktada hiçbir şeyi ayakta tutamazsınız. Bugün asgari ücret konuşuluyor. Ne yapacaksınız? Asgari ücretle ilgili çözümü olan parti var mı? Genel Başkanımız esasen bir takım açılımlar yaptı. Asgari ücret yoksulluk sınırının üstünde olmalıdır dedi. Eğer bir insan çalışıp geçinemiyorsa o insan o işinden ihtiyaçlarını göremiyorsa orada çok büyük bir aksaklık vardır. O zaman temel anlayış şudur; Asgari ücret yoksulluk sınırının bir tık üstü olmalıdır. Asgari ücreti kimsenin belirlemesinin hakkı yoktur.”cümlelerini dile getirdi.
“ASGARİ ÜCRET YOKSULLUK SINIRININ ÜZERİNE ÇIKARILMALI”
Son dönemin baş gündem maddelerinden biri olan asgari ücret konusuna da değinen Garaçoğlu, “Prof. Dr Haydar Baş Hocamızın Milli Ekonomi Modeli vardı. Esasen bütün ülkenin sorunlarının nasıl çözüleceğini formül halinde milli ekonomi modelinde anlattı. Bugün Rusya ve Çin bu eserden esinlenerek problemlerini çözme sürecine girdiler. Peki bugün niçin Türkiye’de bu noktaya gelemiyoruz. Gelelim bu sorunları çözelim. Alım gücünü yükseltmeden ekonomi düzelmez. Bugün akademik kesimler şunu çok iyi biliyor. Alım gücünü yükseltmemiz lazım ki ticaret hareketlensin. O zaman alım gücünü yükselttiğimiz zaman, asgari ücreti siz yoksulluk sınırının üstüne getirirseniz dolayısıyla ticaret hareketlenir, ticaretin hareketlendiği noktada alım gücü ticareti de üretimi de artırır. Burada tartışılan konu şudur; Yoksulluk sınırının üzerine asgari ücreti getirirsek enflasyon olur. Peki bunun simülasyonunu yaptık mı? Acaba devlet asgari ücrete katkıda bulunsa. İşverenle devlet bu yükü beraber paylaşsa, bunun simülasyonunu yapalım, enflasyona neden olur mu? Bugün asgari ücret 10 bin lira açıklandı diyelim. Kim verecek 10 bin lirayı tabii ki işveren. Sigortayı da vergiyi de işveren verecek. Bu sayede işverene ortalama 13 bin lira maliyeti olacak. İşveren bunu nereye yansıtacak tabi ki ürüne yansıtacak. Peki alım gücü iki ay sonra yine aynı noktada olacağız. Burada Milli Ekonomi Modeli devreye giriyor. Asgari ücretin yükselmediği noktada üretim olmaz. Eğer alım gücü yoksa üreten insan satamayacağı için batacaktır. Burada çok ciddi bir denklem var.” dedi.
Yorum yazarak Dumlupınar Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Dumlupınar Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Dumlupınar Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Dumlupınar Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Dumlupınar Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Dumlupınar Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Dumlupınar Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Dumlupınar Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.