Uluslararası Af Örgütü: Suriyelileri gönderemezsiniz!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

2011 yılında çıkan Suriye iç savaşı, başta Türkiye olmak üzere dünyanın birçok yerine giden Suriyeli sığınmacılar ülkemizin de temel sorunları arasında yer alıyor. En çok Suriyeli sığınmacıyı barındıran ülke konumunda bulunan Türkiye’de 14 Mayıs 2023 seçimleri öncesi birçok lider Suriyelileri gönderme vaadinde bulunuyor ancak kimse bunun nasıl yapılacağı hakkında detaylı bilgi vermiyor.

Türkiye’den sonra en çok Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapan Lübnan geçtiğimiz yıl Suriyeli sığınmacıları geri gönderme planını devreye sokacağını duyurmuştu. Ancak uluslararası hukuka göre dönecek sığınmacıların gönüllü olması gerekiyor. Lübnan Genel Güvenlik teşkilatının planına göre sığınmacıların, Lübnan’ın dört bir yanında açılan geri dönüş kayıt ofislerine başvurmaları lazım. Daha sonra kaydı alınan sığınmacılar otobüslerle Suriye sınırına naklediliyor. Suriye ile Lübnan arasındaki ikili anlaşma gereği dönecek sığınmacıların isim listeleri önceden Suriye hükümetine ön onay için gönderiliyor.

Sığınmacıların geri dönebilmesi için gerçekten gönüllü olması ve sağlıklı bir şekilde bilgilendirilip, özgür iradeleriyle rıza beyannamesini onaylamaları gerekiyor. Ancak Lübnan ve Suriye’deki koşulların, sığınmacıların gerçekten özgürce rıza gösterebilecekleri konusunda uluslararası kuruluşlarda şüpheler uyandırıyor.

Bu konu hakkında Uluslararası Af Örgütü Orta Doğu ve Kuzey Afrika Direktör Vekili Diana Semaan şunları söyledi:

“Lübnan’daki Suriyeli mültecilerin, hareket ve ikamete ilişkin kısıtlayıcı hükümet politikaları, yaygın ayrımcılık, temel hizmetlere erişim eksikliği ve Suriye’deki insan hakları durumuna ilişkin objektif ve güncel bilgi eksikliği nedeniyle geri dönüşleri konusunda özgür ve bilinçli bir karar alabilecek durumda olmadıkları çok iyi bilinmesine rağmen, Lübnan makamları dört yıldır yürürlükte olan sözde gönüllü geri dönüş planını genişletiyor.”

Suriyeli mültecileri topluca geri gönderme planlarını durdurmalılar

”Lübnanlı yetkililer bu geri dönüşleri hevesle kolaylaştırarak, Suriyeli mültecileri Suriye’ye döndüklerinde iğrenç istismar ve zulme maruz kalma riskiyle bilerek karşı karşıya bırakmaktadır. Lübnan uluslararası hukuk çerçevesindeki yükümlülüklerine saygı göstermeli ve Suriyeli mültecileri topluca geri gönderme planlarını durdurmalıdır. Lübnan giderek büyüyen ekonomik krizin ortasında, uluslararası toplum güvenli olmayan geri dönüşlerin daha da artmasını önlemek için Lübnan’daki bir milyondan fazla Suriyeli mülteciyi desteklemelidir.”

Uluslararası hukuka göre devletlerin sığınmacıları ciddi insan hakları ihlallerine maruz kalma riski altında olacakları bir yere geri dönmeye zorlamak için dolaylı yollara başvurduğu durumlarda ortaya çıkan “yapıcı” geri göndermeyi yasaklamaktadır.

Uluslararası Af Örgütü, geri dönmek için başvuran birçok Suriyeli sığınmacıda Lübnan hükümetinin adil olmayan, zorlayıcı politikalarının ülkeyi terk etme kararında temel bir etken olduğunu söylüyor. Bu koşullarda Suriyelilerin ülkesine geri dönmeye rıza göstermesi özgür bir davranış olarak değerlendirilemeyeceğini belirten Uluslararası Af Örgütü daha önce Suriyeli mültecilerin ülkelerine döndükten sonra işkence, cinsel şiddet, kaybolma ve keyfi gözaltı ile karşı karşıya kaldıklarını belgelemişti.

Uluslararası Af Örgütüne göre çatışmanın başlangıcında Suriye’den ayrılanlar, geri döndüklerinde siyasi görüşleri nedeniyle veya ülkeden kaçtıkları için cezalandırılmak üzere misillemelere maruz kalma riski altında olduğu düşünülüyor.

Hal böyleyken ülkemizde bulunan Suriyelilerin gönderilmesi hususunda ne gibi adımlar atılacağını net bir şekilde açıklayan bir siyasetçi henüz bulunmuyor.

Türkiye, sorunun çözümü için uluslararası hukuka uymak mecburiyetinde ve uluslararası hukuk bu sorunun çözümü konusunda maalesef zayıf kalıyor çünkü uluslararası kuruluşların çözüm önerileri Suriyelilerin olduğu yerde kalması ve kaldığı ülkeye maddi destek sunulmasından öteye pek gitmiyor.

Batılı devletler Esad’a güvenmiyor

Esad geri dönen sığınmacıları affedeceğini ve can güvenliği tehlikesinin bulunmadığını açıkladı ancak batılı devletler bu söze güvenmiyor. Rusya ile yakın ilişkilerinden dolayı batılı devletlerin güvenmediği Esad iktidardan vazgeçmeye niyetinin olmadığını defalarca deklare etti. Rusya ise bu konuda Esad’ı desteklemeye devam ediyor.

ABD YPG’yi neden silahlandırıyor

ABD ise Suriye topraklarında PKK’nin uzantısı olan YPG’yi silahlandırmaya devam ederken amacı Esad’ı ve Rusya’yı Suriye’den uzaklaştırmak. Uluslararası siyasette işler böylesine karmaşık haldeyken Türkiye ise Suriye’nin kuzeyinde ABD’nin desteklediği PKK-YPG tarafından oluşturulacak bir koridoru önlemek istiyor. Bu yüzden Kuzey Suriye’de askeri varlığını sürdüren Türkiye aynı zamanda milyonlarca Suriyeliye de ev sahipliği yapmak zorunda bırakılıyor.

14 Mayıs seçimleri sonrasında bu sorunun nasıl çözüleceği, alınacak kararların ne olacağı merak konusu çünkü iktidara talip olan hiçbir siyasetçi bu konuda ne gibi somut adımlar atacağının detaylarını açıklamıyor.

Serbest piyasa ekonomisinde bulunan ve birçok uluslararası antlaşmada imzası bulunan Türkiye’nin uluslararası hukukun çizdiği çerçevenin dışına çıkmadan Suriyeli sığınmacı sorununu nasıl çözeceği konusu maalesef belirsizliğini sürdürecek gibi görünüyor.

(FATİH ÇİMEN)

Uluslararası Af Örgütü: Suriyelileri gönderemezsiniz!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Dumlupınar Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!