Antik Mısır’da 5.000 yıl önce uygulanmış gizemli bir gömü ritüeli, arkeologlar tarafından gün yüzüne çıkarıldı. Nil Nehri kıyısındaki Adaiima bölgesinde yapılan kazılarda, M.Ö. 3300–2700 yıllarına ait 900’den fazla mezar incelendi. Aralarında en dikkat çekeni ise bir genç kıza ait mezar oldu: sağ kolu ölümden sonra kesilmişti, ancak mezara öyle bir ustalıkla yerleştirilmişti ki, bedeni bozulmamış gibi görünüyordu.
Kol Kası Çakmaktaşıyla Kesildi, Yıldızlara Göre Gömüldü
Arkeologların açıklamasına göre genç kızın sağ kolu, büyük ihtimalle bir balta ile kemiklerinden ayrıldı, kasları ise çakmaktaşı bir bıçakla kesildi. Ancak ritüeli gerçekleştiren kişiler, kolu dikkatlice tekrar gövdenin yanına yerleştirmişti. Hatta sol kolu da özel bir şekilde bükülerek iki kolun uyumu sağlanmıştı. Mezardaki düzenin rastgele olmadığı açıkça görülüyordu.
Gömüde Astronomik Uyum: Sirius ve Güneş
Gömü sırasında sadece beden değil, gökyüzü de dikkate alınmıştı. Tabutun yönü, kış gündönümünde batmakta olan güneşe ve Sirius yıldızının doğuşuna hizalanmıştı. Bu detaylar, Osiris ve İsis mitinin erken bir temsilini akıllara getiriyor. Mitolojide tanrıça İsis, öldürülen Osiris'in parçalarını Sirius’un ışığında bir araya getirir. Bu semboller, ölüm ve yeniden doğuş inancının ne kadar derin olduğunu gösteriyor.
Yapay Zekâyla 900 Mezar Analiz Edildi
Araştırmacılar, 74 dönümlük alanda bulunan 900 mezarı yapay zekâ destekli veri analizleriyle inceledi. Sonuçlar; sosyal sınıf ayrımı, dini objeler ve astronomik hizalamalar gibi ilk medeniyet izlerini ortaya koydu.
-
Bazı mezarlarda fildişinden yapılmış tekne modelleri,
-
Bir çocuğun kemiğinin yetişkin bir kadının göğsüne yerleştirilmesi,
-
Törensel asalar, bitki liflerinden peruklar ve özel işlemeli çömlekler bulundu.