Avrupa geri alıyor, Türkiye hâlâ sabit saatte
Avrupa ülkeleri 25 Ekim gecesi saatleri bir saat geri alarak kış saatine geçecek. Ancak Türkiye, 2016’dan bu yana sabit saat uygulamasını sürdürüyor. Bu fark, her yıl olduğu gibi bu yıl da tartışmaları alevlendirdi. Dumlupınar Gazetesi’nin sokak röportajlarında mikrofon uzattığı Kütahyalı vatandaşların büyük bölümü, “Kış saati geri gelmeli” çağrısında bulundu.
Vatandaşlara göre sabahları karanlıkta yola çıkan çocuklar, bozulmuş biyolojik ritim ve artan elektrik tüketimi, sabit saat uygulamasının en büyük handikapları arasında.
“Karanlıkta okula gitmek istemiyoruz!”
Kütahya sokaklarında yapılan röportajlarda, vatandaşların çoğu sabahın erken saatlerinde yaşanan karanlıktan şikâyetçi oldu.
Bir veli, “Çocuğum daha hava aydınlanmadan servise biniyor. Gözleri kapalı gidiyor resmen. Bu hem sağlık hem güvenlik açısından büyük sorun,” ifadelerini kullandı.
Bir başka vatandaş ise “Sokak lambaları sabahları uzun süre yanıyor, elektrik tasarrufu sağlanmıyor. Tam tersine daha fazla enerji harcıyoruz,” dedi.
Özellikle öğrenci velileri ve emekli öğretmenler, sabit saatin çocukların uyku düzenini bozduğunu belirtiyor. Velilerden biri, “Birinci sınıf öğrencileri uykusuz okula gidiyor, derste dikkatleri dağılıyor. Bu sistemin değişmesi şart,” sözleriyle durumu özetledi.
Enerji tasarrufu sağlanıyor mu?
Sabit saat uygulamasının savunucuları ise tam tersini düşünüyor.
Bazı vatandaşlar, “Gün ışığını daha verimli kullanıyoruz, akşamları dışarıda vakit geçirmek kolaylaşıyor,” diyerek sistemin avantajlarını savundu.
Ancak çoğunluk, tasarruf iddialarının gerçeği yansıtmadığını dile getiriyor. Bir Kütahyalı esnaf, “Sabah dükkân açarken her şey yanıyor zaten. Işık, ısıtıcı, enerji… Tasarruf ediliyor deniyor ama biz faturada fark görmüyoruz,” ifadelerini kullandı.
Enerji politikaları üzerine konuşan bazı vatandaşlar, “Sabit saat uygulamasının şehirlerdeki tüketim alışkanlıklarına göre değil, doğu illerindeki saat farkına göre şekillendiğini” ileri sürdü.
Uzmanlar ne diyor?
Uzmanlar, biyolojik saat uyumunun bozulmasının, uyku kalitesini ve verimliliği olumsuz etkilediğini vurguluyor.
Kütahya’daki eğitim çevreleri de benzer görüşte: Özellikle sabah 07.00’de başlayan ders saatlerinin, çocukların zihinsel performansını düşürdüğü ve dikkat dağınıklığına yol açtığı belirtiliyor.
Kütahya’daki bir okul yöneticisi, “Çocuklar sabah 06.30’da kalkıyor. Hava karanlık, yollar ıssız, veliler endişeli. Bu şartlarda eğitimde verim beklemek zor,” diyerek öğretmenlerin de aynı rahatsızlığı paylaştığını söyledi.
“Uygulama yeniden gözden geçirilmeli”
Türkiye’nin sabit saat politikasını 9 yıldır sürdürdüğünü hatırlatan vatandaşlar, artık bu kararın yeniden değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyor.
Bir vatandaşın sözleri, genel kanaati özetler nitelikte:
“Avrupa geri alıyor, biz hâlâ sabitteyiz. Çocuklarımız karanlıkta, faturalarımız yüksek, uykularımız bozuk. Kış saati geri gelmeli!”
Henüz resmi bir açıklama yapılmasa da, her yıl artan bu toplumsal tepki, “kış saati tartışmasının” Türkiye gündeminden kolay kolay düşmeyeceğini gösteriyor.