KÜTAHYASPOR, TARAFTAR VE KONGRE

Kimi zaman dondurucu bir kış günü, kimi zaman tozlu topraklı bir deplasmanda… Her şartta, her koşulda, her ihtimalde takımının arkasında dimdik duran bir grup insan: Kütahyaspor taraftarları…

Kütahya’da futbolun ortak bir değere dönüşmesi gerektiği sıkça konuşulur. Doğrudur ama konuşulması gereken başka bir gerçek daha var: Bu şehirde, takımına sadece galipken değil, mağlupken de sarılan; formasını ter gibi değil, haysiyet gibi taşıyan bir taraftar grubu var. Sessiz kalmak değil, onları alkışlamak gerek.

Bazıları hâlâ tribünleri “boş” sanıyor. Oysa her iç saha maçında en az bin kişi, yağmur çamur demeden stadyuma koşuyor. Çoğu zaman kendi imkânlarıyla deplasmanlara gidiyorlar. Tabelada skor ne olursa olsun, takımı yalnız bırakmıyorlar.

Bu sadece futbol sevgisi değil; bir vefa, bir aidiyet duygusu. Şehir uykudayken uyanık kalan, takım yenilse de yüzünü yere eğmeyen insanlar bunlar. Hatta biri çıkıp Kütahyaspor’a en ufak bir laf edince karşısında duvar gibi duran taraftarlardan söz ediyorum.

Her şehrin futbol hikâyesi tribünde yazılır. Kütahya’nın futbol hikâyesini yazanlar da bu cefakâr taraftarlarıdır. Takım amatör ligde iken de, profesyonel ligde Play-off mücadelesi verirken de oradaydılar. Bayraklarla, marşlarla, atkılarla sadece oyunculara değil, birbirlerine de moral verdiler. Çünkü onlar tribünü değil, birbirini sırtlayan bir aileyi temsil ediyor gibiydiler.

Kütahya’nın dört bir yanından gelen gençler; öğrenci, işçi, esnaf… Hepsi aynı safta, aynı yürekte birleşiyor. Taraftarlık, sadece “seyretmek” değil, “yaşamak” diyen bu insanlar, bu şehrin gerçekten sahip çıkması gereken en temiz damarlarından biri.

Kimi zaman takımı yalnız bırakmakla, ilgisizlikle suçlanıyor bu şehir. Doğrudur, ama herkes için değil. Taraftarlar o ilgisizliğin yükünü omuzlayarak, varlıklarıyla takımı ayakta tutuyor. Onlar olmasa, tribünler çoktan susmuştu.

Şimdi görev diğerlerinde: yöneticilerde, iş dünyasında, yerel medyada, kamuoyunda… Bu insanlar sadece alkış değil, destek de hak ediyor. Formalar ücretsiz dağıtılsın demiyoruz ama bir tane fazla alın. Otobüs kaldırılmasın demiyoruz ama bir tane fazla koltuk boş bırakmayın. Bu şehir takımını, taraftarıyla birlikte omuzlamadıkça başarı gelmez. Çünkü futbol sadece sahada değil, tribünde yaşanır.

TARAFTARIN GÖZÜ OSMAN ALTINKAYA’DA

Belediye Kütahyaspor’da sadece saha değil, yönetim de hareketli. 30 Mayıs 2025 Cuma günü yapılacak olan kongre öncesi kulüp geleceğiyle ilgili önemli gelişmeler yaşanıyor. Mevcut başkan Osman Altınkaya, yeniden aday olmayacağını açıkladı. Ancak bu açıklama özellikle taraftarlar cephesinde büyük bir hayal kırıklığına neden oldu. Sosyal medya üzerinden yüzlerce mesajla, Altınkaya’nın yeniden aday olması için çağrıda bulunuldu. Taraftarlar, son yıllarda kulübe sağladığı istikrar ve mücadele ruhunun boşa gitmemesi gerektiğini düşünüyor.

Öte yandan başkanlık için iki farklı isim kulislerde konuşuluyor. Henüz resmi bir açıklama gelmemiş olsa da, bu isimlerin de önümüzdeki günlerde adaylıklarını açıklaması bekleniyor. Bunlardan biri Mehmet Aydın Uzun, diğeri de Gökhan Kule. Bu iki değerli ismin de aday olması gerçekten sevindirici bir durum. Neden mi? Eski günlerde bu takıma bir başkan bulabilmek için ne güçlükler yaşandı çok iyi bilenlerdenim. 

Bu kritik dönemeçte, taraftarın sesi duyulacak mı? Takımına sevdalı bu yürekler yalnız bırakılmamalı. Çünkü futbolun geleceği sadece başkanın değil, bu cefakâr insanların omuzlarında da yükseliyor.

Bir de Güral ailesine bir mesajım var. Bu takıma tek sponsor Gürallar yeter de artar bile. Şimdi görev zamanıdır vesselâm…

Sevgiyle kalın…

GÜZEL CÜMLELER

Babamdan miras kalan Kütahyaspor sevgisini oğluma emanet edeceğim… M.Y.