Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde geçtiğimiz günlerde meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremin ardından gözler bölgedeki diğer fay hatlarına çevrildi. Deprem Uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Sındırgı’daki fay hattının bazı bölümlerinin tam olarak kırılmadığını ve artçı sarsıntıların devam ettiğini ifade etti. Ancak Üşümezsoy, Sındırgı fayının büyük bir deprem riski taşımadığını vurguladı.
Prof. Üşümezsoy, asıl tehlikenin sessizliğini koruyan Simav Fayı’nda olduğunu söyledi. “Simav Fayı hâlâ enerji biriktiriyor ve 6.5–6.8 büyüklüğünde bir deprem üretebilme potansiyeline sahip” diyen Üşümezsoy, bölgedeki diğer fay hatlarını da şöyle değerlendirdi:
Demirci Fayı: 1965 yılında 6.4 büyüklüğünde bir depremle kırıldı, yaklaşık 30 km uzunluğunda bir fay hattı etkilenmişti.
Simav Fayı: Enerji biriktiriyor ve olası 6.8’lik deprem potansiyeline sahip.
Gediz Fayı: 1971’de 7.1 büyüklüğünde bir depremle kırıldı.
Sındırgı Fayı: Son depremle kırıldı ve artçıları devam ediyor, ancak büyük deprem riski yok.
Üşümezsoy, bu fayları birer ampule benzeterek, Gediz ve Demirci’deki “ampullerin” yanmış olduğunu, Simav’da ise küçük hareketlerin görüldüğünü, ancak asıl riskin Simav Fayı’nda bulunduğunu ifade etti.
Ayrıca Simav’ın çok daha aktif bir fay alanı olduğuna dikkat çeken Üşümezsoy, bölgedeki dağ yükselmeleri ve tarihsel veriler ışığında, uzun vadede büyük bir deprem ihtimali bulunduğunu söyledi. Ancak bu depremin insan ömrü perspektifinde “hemen” beklenen bir olay olmadığını vurguladı.