Kahve alışkanlıklarınızı gözden geçirin
Amerikalı beslenme uzmanı Rhonda Patrick, milyonlarca kişi tarafından izlenen paylaşımında, kahvenin hem faydalı hem de riskli yönlerine dikkat çekti. Kahvenin içerdiği bazı maddelerin uzun vadede kanser ve kalp hastalıklarıyla ilişkilendirilebileceğini vurgulayan Patrick, özellikle demleme yöntemlerinin belirleyici olduğunu söyledi.
French press kahve kansere yol açar mı?
Uzmanlar, French press, espresso, kaynatılmış kahve ve filtresiz ocak üstü demleme gibi yöntemlerin, kahvede bulunan yağda çözünen diterpenleri daha fazla açığa çıkardığını belirtiyor. Bu bileşiklerin düzenli ve yüksek oranda tüketimi, özellikle pankreas ve gırtlak kanseri riskini artırabiliyor.
Ayrıca, bu maddelerin yalnızca birkaç hafta içinde LDL (kötü kolesterol) seviyelerini de yükselttiği ifade ediliyor. Uzmanlar, bu nedenle kağıt filtreli demleme yöntemlerinin tercih edilmesini öneriyor.
Polifenoller kahvede ne işe yarıyor?
Kahve, aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağı. İçerdiği polifenoller, vücutta oluşabilecek DNA hasarını azaltıyor, bunama riskini düşürüyor ve yaşlanma sürecini yavaşlatıyor. Ancak bu faydalı bileşiklerin, zararlı maddelerle birlikte tüketilmesi, potansiyel sağlık etkilerini gölgede bırakabiliyor.
Kağıt filtre kullanılarak demlenen kahvelerde, polifenoller içecekten süzülmeden geçerken, zararlı diterpenler filtrelenmiş oluyor. Bu da kahvenin daha güvenli bir biçimde tüketilmesini sağlıyor.
Kahve ekipmanları sağlığı etkiler mi?
Uzman uyarıyor: Kahve sadece çekirdekten ibaret değil. Kullanılan ekipmanlar da sağlık açısından kritik. Özellikle plastik malzemeler, sıcak suyla temas ettiğinde mikroplastiklerin ve kimyasalların içeceğe geçmesine neden olabiliyor.
Patrick, pour-over gibi yöntemlerde cam kapların kullanılmasının en güvenli seçenek olduğunu belirtiyor. Aynı zamanda, kahve kapsülleri de sıcak suyla temas ettiğinde benzer kimyasal riskler taşıyabiliyor.
Hazır kahveler gerçekten tehlikeli mi?
Hazır kahve tüketimi her geçen gün artsa da, uzmanlar bu ürünlerin içerdiği akrilamid maddesine karşı uyarıyor. Bu kimyasal, yüksek sıcaklıkta işlenen gıdalarda oluşuyor ve Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı tarafından “muhtemel kanserojen” olarak sınıflandırılıyor.
Araştırmalara göre, hazır kahvede, taze çekilmiş kahveye göre iki kat daha fazla akrilamid bulunuyor. Bu da uzun vadeli tüketimle birlikte akciğer ve üreme sistemi kanserleri gibi ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlayabiliyor.
Günde kaç fincan hazır kahve risk yaratır?
Kanadalı araştırmacılara göre, günde 10 fincan hazır kahve tüketimi, akrilamid alımını riskli seviyelere taşıyabiliyor. Ancak uzmanlar, daha düşük tüketim seviyelerinde bile, düzenli maruziyetin zararlı etkiler doğurabileceğini söylüyor.
Kahve tüketiminizi gözden geçirirken, sadece ne kadar içtiğinize değil, nasıl demlediğinize ve hangi ekipmanları kullandığınıza da dikkat edin. Sağlık için doğru yöntemle hazırlanmış bir fincan kahve çok daha değerli olabilir.