Meta, yapay zekâ yapılanmasını köklü biçimde yeniliyor
Teknoloji devi Meta, yapay zekâ alanında stratejik bir yeniden yapılanmaya giderek tüm ekiplerini tek bir merkezde toplama kararı aldı. Bu kapsamda kurulan Superintelligence Labs, şirketin yapay genel zekâ (AGI) alanındaki çalışmalarını daha hızlı, entegre ve etkili biçimde yürütmesini amaçlıyor.
Meta’nın bu hamlesi, dijital dünyada sadece sosyal medya değil, ileri düzey zekâ sistemleri geliştiren küresel bir aktöre dönüştüğünün sinyallerini veriyor.
Superintelligence Labs’ın başında kim var?
Yeni yapılanmanın liderliğine, daha önce Scale AI CEO’su olan Alexandr Wang getirildi. Wang, Chief AI Officer unvanıyla şirketin tüm yapay zekâ stratejisinden sorumlu olacak. Ona, yazılım dünyasının tanınan ismi Nat Friedman eşlik ediyor. GitHub’un eski CEO’su olan Friedman, uygulamalı araştırmalar ve yapay zekâ ürün geliştirme süreçlerini yönetecek.
Bu ikilinin liderliği, Meta’nın sadece mühendislik gücünü değil, vizyonunu da yeni nesil yapay zekâ çözümleri üzerine yoğunlaştırdığını gösteriyor.
Meta neden bu yapılanmaya gitti?
Meta’nın bu kararı almasının ardında, AGI alanında öncü olma hedefi yatıyor. CEO Mark Zuckerberg, son dönemde bu alana yalnızca ekip yapılanmasıyla değil, aynı zamanda dev yatırımlarla da ciddi bir odaklanma sergiliyor.
Haziran ayında Scale AI’a yapılan 14,3 milyar dolarlık yatırım, Meta’nın bu alandaki kararlılığının finansal boyutunu da ortaya koydu. Meta, bu yatırımın ardından Wang’ı doğrudan bünyesine kattı ve organizasyonel dönüşümü hızlandırdı.
Hangi şirketlerle iş birlikleri ya da satın alma görüşmeleri yapılıyor?
Meta yalnızca iç dinamiklerini güçlendirmekle kalmadı; dışa dönük bir stratejiyle önemli AGI girişimleriyle de temas kurdu. Şirket şu anda Thinking Machines Lab, Perplexity ve Safe Superintelligence gibi yapılarla satın alma ve stratejik ortaklık görüşmeleri yürütüyor.
Bu girişimler, sektörde bağımsız ancak yüksek etki yaratan teknoloji merkezleri olarak biliniyor. Aralarında Ilya Sutskever ve Mira Murati gibi yapay zekâ dünyasının öncü isimlerinin bulunduğu bu şirketlerle yapılan görüşmeler, Meta’nın agresif büyüme planlarının açık bir yansıması.
Meta, hangi yetenekleri kadrosuna kattı?
Meta, yalnızca teknoloji şirketleriyle değil, bireysel yeteneklerle de kadrosunu güçlendiriyor. Yeni oluşturulan araştırmacı ekipte, Google DeepMind’dan Pei Sun, Anthropic’ten Joel Pobar ve OpenAI kökenli birkaç uzman yer alıyor.
Bu 11 kişilik elit ekip, Superintelligence Labs çatısı altında AGI odaklı projeler geliştirmek üzere görevlendirildi. Bu transferler, Meta’nın nitelikli insan kaynağına ne denli önem verdiğini gözler önüne seriyor.
Sektörel etkisi ne olacak?
Uzmanlara göre Meta, bu yapılanmayla birlikte sadece sosyal medya algoritmalarında değil, geleceğin zekâ sistemlerinde de söz sahibi olmayı hedefliyor. Şirketin yeni yapılanması, OpenAI, Anthropic ve Google DeepMind gibi devlerle daha doğrudan bir rekabete girmesini sağlayacak.
Bu durum, küresel yapay zekâ yarışının daha da hızlanmasına yol açabilir. Aynı zamanda kullanıcı deneyimini etkileyen birçok alanda —arama motorları, içerik üretimi, dijital asistanlar— yeni nesil çözümler görmemizin önünü açacak.
Superintelligence Labs ile ne hedefleniyor?
Yeni yapıyla birlikte Meta, artık tüm yapay zekâ çalışmalarını tek merkezli bir üretim üssü mantığıyla yönetecek. Bu merkezde, veri işleme, etik denetim, doğal dil işleme, görsel zekâ, robotik ve daha birçok alanda entegre araştırmalar ve uygulamalar hayata geçirilecek.
Superintelligence Labs, sadece teorik değil aynı zamanda ürün odaklı çalışmaları da yürütecek bir merkez olacak. Böylece Meta, sadece araştırma değil, ticari çözümler geliştiren bir güç odağı haline gelecek.