Yapay zekâ yükseköğretimin kapısında
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi Ahmet Yakupoğlu Konferans Salonu’nda düzenlenen “Yapay Zekâ Yükseköğretimin Kapısında” konulu konferans, öğrenciler ve akademisyenlerden büyük ilgi gördü. Etkinlik, Yapay Zekâ ve Bilişim Teknolojileri Topluluğu tarafından organize edildi.
Programa, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Karagüzel, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı. Konferansın konuğu, İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhammet Kurulay oldu.
Yapay zekâ yükseköğretimde yeni bir dönemi başlatıyor
Konuşmasında yapay zekânın yalnızca bir teknoloji olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Muhammet Kurulay, bu dönüşümün üniversiteler açısından derin anlamlar taşıdığını belirtti.
Kurulay, “Üniversiteler artık yalnızca bilgi aktaran kurumlar olmaktan çıkıyor. Yapay zekâ çağında üniversitelerin asıl görevi, öğrencilere düşünme, sorgulama ve üretme becerileri kazandırmaktır,” dedi.
Ayrıca yapay zekânın eğitimde kişiselleştirilmiş öğrenme süreçlerini mümkün kıldığını ifade eden Kurulay, bu gelişmenin yükseköğretim açısından tarihi bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
“Bilgiye erişim kolaylaştı, önemli olan anlam üretmek”
Prof. Dr. Kurulay, bilgiye erişimin artık saniyeler içinde mümkün hale geldiğini ancak bilginin anlamının insanın kültürel ve ahlaki birikimiyle şekillendiğini belirtti.
“Yapay zekâ bilgi üretebilir ama anlamı insan verir. Üniversiteler bilgi sağlayan değil, anlam inşa eden kurumlar olmalıdır,” diyen Kurulay, bu çağda üniversitelerin misyonunun yeniden tanımlanması gerektiğini vurguladı.
Bu noktada, insan merkezli eğitim anlayışının yapay zekâ destekli sistemlerle dengelenmesinin önemine dikkat çekti.
“Yapay zekâ insanın yerini alamaz”
Kurulay, yapay zekânın sınırlarına da değinerek, duygusal zekâ, vicdan ve sezgi gibi insana özgü özelliklerin teknolojik sistemler tarafından taklit edilemeyeceğini söyledi.
“Yapay zekâ bilgiyi işler ama duyguları anlayamaz, vicdan geliştiremez. Üniversitelerin asıl görevi, anlamı ve değerleri inşa edecek nesiller yetiştirmektir,” ifadelerini kullandı.
Kurulay, yapay zekânın insanın yerini almak yerine, insanı destekleyen bir araç olarak değerlendirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Öğrencilerden yoğun ilgi
Konferansın sonunda öğrenciler, yapay zekânın yükseköğretimdeki rolü hakkında sorular yönelterek aktif bir şekilde katılım sağladı.
Katılımcılar, Prof. Dr. Kurulay’ın paylaşımlarını ilgiyle dinlerken, etkinlik sonunda “geleceğin üniversitesi nasıl olmalı?” sorusu üzerine fikir alışverişinde bulunuldu.
Etkinlik, DPÜ’nün bilim ve teknoloji odaklı vizyonuna katkı sunarken, gençlerin dijital çağın etik ve felsefi boyutlarını sorgulamasına da zemin hazırladı.
