Ege Bölgesi'nin incisi olarak bilinen Kütahya, tarihi zenginlikleri ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülüyor. Kütahya'nın mistik atmosferini hissetmek isteyenler için birbirinden önemli tarihi mekanlar bulunuyor. Tarihin farklı dönemlerinden kalan Kütahya'nın harikaları, yerel halk ve turistler için ziyaret edilmesi gereken en önemli yerler olarak öne çıkıyor. İşte kente yolu düşen herkesin mutlaka görmesi gereken Kütahya'nın eşsiz güzellikleri..

JEOLOJİ MÜZESİ

Şengül Hamamı, Börekçiler Mahallesi’nde, Celal Efendi Mescidi’nin önünde yer almaktadır. Hamam, 16. yüzyıldan kalmadır. 1671/1672 yıllarında Evliya Çelebi tarafından ziyaret edilen bu hamam, restorasyon sonrası yeraltı zenginliklerinin sergilenmesi amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle ziyarete açılmıştır. Kütahya, maden bakımından zengin bir ildir. Dünyada ticareti yapılan 90 farklı maddenin 57 si Türkiye’de, bunun 35’i de Kütahya bölgesi sınırları içinde bulunmaktadır. . Şehir, bor, linyit ve seramik hammaddeleri gibi önemli rezervlere sahiptir. Jeoloji Müzesi’nde; Eti Bor, Gümüş, Seyitömer Kömür İşletmesi, Tunçbilek Linyit İşletmeleri, Yıldız Entegre (Azot), Kütahya Manyezit (Kümaş), Kütahya Belediyesi El Sanatları Üretim Merkezi’nde üretilen ürünler, Kütahya Porseleni’nin üretim safhaları, Şaphane Dostel A.Ş. Fabrikası’nın ürettiği şap maden örnekleri sergilenmektedir.

ENNE BARAJI

11 Temmuz 2011'de Tabiat Parkı ilan edilen Enne Barajı Tabiat Parkı, Kütahya merkeze 13,7 km uzaklıkta olup piknik, kamp, günübirlik gezi, trekking ve kır evi konaklaması gibi etkinlikler sunmaktadır. Kütahya'nın Enne Köyü sınırları içinde bulunan bu doğa harikası park, mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Meşe, karaçam, sedir gibi çeşitli ağaç türlerine ev sahipliği yapan park, Enne Köyü'ne 2,4 km, Civli Köyü'ne ise 1,4 km mesafededir. Şehir merkezine yakın olmasından dolayı aileler tarafından yoğun olarak ziyaret edilen bu parka toplu taşıma araçlarıyla ulaşım maalesef henüz bulunmamaktadır. Parka özel araçla veya kiralık araçla ulaşılabilir. Bungalov tarzı kır evlerinde konaklama, çadır ve karavan kampı imkanı da sunulmaktadır.

YONCALI KAPLICALARI

Yoncalı ilçesinin Kütahya merkeze uzaklağı 15,9 km’dir. Doğal iyileştirici gücü olan bölgede, Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan belgeli birçok otel ve Belediye onaylı apart oteller bulunmaktadır. Günübirlik gelen ziyaretçiler için termal sularından yararlanabilecekleri Türk hamamı, açık ve kapalı havuzlar da hizmet vermektedir. Yoncalı bölgesindeki termal suların; kireçlenme ve eklem romatizmaları, iltihaplı eklem hastalıkları, yumuşak doku romatizmaları, nörolojik rahatsızlıklar, travmatik ve spor yaralanmalarının tedavisinde faydalı olduğu bilinmektedir.

MACAR EVİ: LAJOS KOSSUTH MÜZESİ

Macar Sokak'ta bulunan ve 18. yüzyıla ait olan bu Türk evi, Macar özgürlük savaşının önderlerinden Lajos Kossuth'un 1850-1851 yıllarında ailesiyle birlikte misafir edildiği yerdir. Kossuth, Macaristan Anayasası tasarısını bu evde hazırlamıştır. İki katlı ve yedi odalı ahşap ev, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek 19 Eylül 1982'de müze olarak açılmıştır. Müzede Kossuth'a ait eşyalar, klasik Türk evine ait etnografik eserler, Macar porselenleri ve Budapeşte’nin eski fotoğrafları sergilenmektedir. Ayrıca Kossuth'un burada hazırladığı Bulgaristan ve Şumnu lehçesini içeren bir gramer kitabının fotokopileri de bulunmaktadır.

FRİG VADİSİ

Günümüzde Kütahya, Eskişehir ve Afyon sınırlarına kadar uzanan Dağlık Frigya bölgesi, derin vadilerle şekillenen orijinal bir destinasyondur. Volkanik tüflerin yarattığı yapı, kayaların oyulmasıyla hayranlık uyandıran bir mimariye dönüşmüştür. Frig döneminden günümüze uzanan geçmişiyle buram buram tarih kokan bu bölgede, kaya anıtlarında üçgen alınlıklar ve zengin süslemeler dikkatleri üzerine çekmektedir. Bu detaylar, Frig Uygarlığı’nın sosyal ve dini ritüelleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Özel aracınızla bölgeyi ziyaret ederken tabelalardaki “Phrygia Epiktetus” veya “Küçük Frigya” isimleri sizi şaşırtmasın; her ikisi de Frig Vadisi’ni ifade etmektedir.

HİSAR KALESİ

Kütahya, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır ve en önemli tanığı Kütahya Kalesi’dir. M.S. 8. yüzyılda Bizanslılar tarafından inşa edilen ve Hisar olarak bilinen kale, daha sonra Selçuklu, Germiyanoğlu ve Osmanlı İmparatorlukları tarafından kullanılmıştır. Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde de adı geçen Kütahya Kalesi, 72 burcu ile Türkiye’nin 3. büyük kalesidir. Şehir merkezine 3 km uzaklıktaki Maruf Mahallesi'nde bulunan kale, ziyaretçilerine muhteşem Kütahya manzarası ve tarihle doğanın birleşimi keyifli bir atmosfer sunar.

Kale içinde, 1377 yılında yapılan Germiyanoğlu Süleyman Şah dönemine ait Kale-i Bala Cami ve Aşağı Hisar Cami’si de bulunmaktadır. Ayrıca, kalede yer alan ve 45 dakikada 360 derece dönen Döner Gazino restoranı, ziyaretçilere şehir manzarası eşliğinde yemek yeme imkanı sağlar.

DUMLUPINAR ŞEHİTLİĞİ

Başkomutan Meydan Muharebesi, 26 Ağustos 1922'de Afyonkarahisar-Kocatepe'de başlayıp, 30 Ağustos 1922'de Dumlupınar'da büyük bir zaferle sonuçlanmıştır. Dumlupınar Şehitliği, Kurtuluş Savaşı boyunca tüm cephelerde şehit düşen vatan evlatlarının anısına Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından inşa edilmiştir. Büyük Taarruz’un 70'inci yıldönümü olan 30 Ağustos 1992 tarihinde büyük bir törenle ziyarete açılmıştır. Şehitlik kompleksi; Üç Komutan Anıtı, Milisler Anıtı, 500 kişilik sembolik şehit mezarları ve kitabeleri, Şehit Baba-Oğul Anıtı, Mehmetçik Anıtı, Namazgâh ve Şadırvan'dan oluşmaktadır.

Şehit Baba-Oğul Anıtı, 1912 yılında oğlu Mehmet henüz 8 yaşındayken Balkan Savaşı'na katılmak için köyünden ayrılan ve daha sonra Galiçya, Hicaz, Yemen ve Kafkasya'da 11 yıl boyunca cepheden cepheye koşarak savaşan Çetmili Kara Ali Çavuş'un ve oğlu Onbaşı Mehmet'in destanını simgeler. Çetmi, Konya’nın Beyşehir ilçesine bağlı bir kasaba olup günümüzde Akçabelen Mahallesi olarak bilinmektedir. Kara Ali Çavuş, Anadolu’da millî mücadele başlayınca Doğu Cephesi'nden Kurtuluş Savaşı’na katılmış ve Başkomutan Meydan Muharebesi sırasında 19 yaşındaki Alay Sancaktarı olan oğlu Onbaşı Mehmet ile karşılaşmıştır. Bu buluşma, Ali Çavuş'un 11 yıl önce bırakmak zorunda kaldığı oğluyla yeniden kavuşmasıdır. Ne yazık ki, Kara Ali Çavuş 31 Ağustos 1922'de, yıllar sonra kavuştuğu oğlunun kollarında şehit düşmüştür. Onbaşı Mehmet ise 9 Eylül 1922’de İzmir’e giren birliğin başında şehit olmuştur. Anıt, 30 Ağustos 1992'de ziyarete açılmıştır.

Milisler Anıtı, millî mücadele döneminde şehit düşen sivil vatandaşlarımızı temsil eden bir anıttır

TOPUK YAYLASI TABİAT PARKI

Kütahya’da gezilecek yerler arasında ilk sıralarda yer alan Topuk Yaylası Tabiat Parkı, doğayla iç içe keyifli vakit geçirebileceğiniz harika bir bölgedir. Parkın içinde yer alan Palazoğlu Göleti, doğal güzelliğiyle dikkat çeker. Piknik, doğa yürüyüşü, manzara seyri, yabani hayvan gözlemciliği, bisiklet turları, fotoğrafçılık ve çeşitli açık hava aktiviteleri için ideal bir mekan olan Topuk Yaylası Tabiat Parkı’nı keşfetmek için vakit kaybetmeyin.

Türkiye'nin ilk ve tek çini müzesi olan Çini Müzesi, Germiyan Beyi II. Yakup Çelebi (1387-1429) tarafından 1411 yılında inşa ettirilen imaret, medrese, mescit, kütüphane ve hamamdan oluşan külliyenin imaret ve türbe bölümlerinin restore edilmesiyle 1999 yılında ziyarete açılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan restorasyon sonrasında müze olarak hizmete giren bu alan, kubbeli ve şadırvanlı orta mekânı, üç yönde kubbeli eyvanı ve iki odasıyla dikkat çekmektedir. Türbe bölümünde II. Yakup Bey’in çinili sandukası bulunmaktadır. Yıkılan medresenin vakıf kitabesi müzenin giriş kapısının sol tarafında yer alır. Müzede, 14. yüzyıldan günümüze kadar Kütahya ve İznik'te üretilen çini mimari elemanlar, çini kitabeler, çini vazolar, tabaklar, panolar ve çiniden yapılma ev gereçleri kronolojik olarak sergilenmektedir. Müzenin girişinde, son Germiyan Beyi II. Yakup Çelebi'ye ait Osmanlı Türkçesiyle yazılmış dünyanın en büyük ikinci taş kitabesi bulunmaktadır. ‘‘Gök Şadırvan’’ olarak da bilinen müzede, 13 Temmuz 1766 yılında fincancı ustaları ile kalfalar arasında imzalanan tarihteki ‘‘İlk Toplu İş Sözleşmesi’’nin metinlerini de görmek mümkündür.

ÇİNİ MÜZESİ

Türkiye'nin ilk ve tek çini müzesi olan Çini Müzesi, Germiyan Beyi II. Yakup Çelebi (1387-1429) tarafından 1411 yılında inşa ettirilen imaret, medrese, mescit, kütüphane ve hamamdan oluşan külliyenin imaret ve türbe bölümlerinin restore edilmesiyle 1999 yılında ziyarete açılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan restorasyon sonrasında müze olarak hizmete giren bu alan, kubbeli ve şadırvanlı orta mekânı, üç yönde kubbeli eyvanı ve iki odasıyla dikkat çekmektedir. Türbe bölümünde II. Yakup Bey’in çinili sandukası bulunmaktadır. Yıkılan medresenin vakıf kitabesi müzenin giriş kapısının sol tarafında yer alır. Müzede, 14. yüzyıldan günümüze kadar Kütahya ve İznik'te üretilen çini mimari elemanlar, çini kitabeler, çini vazolar, tabaklar, panolar ve çiniden yapılma ev gereçleri kronolojik olarak sergilenmektedir. Müzenin girişinde, son Germiyan Beyi II. Yakup Çelebi'ye ait Osmanlı Türkçesiyle yazılmış dünyanın en büyük ikinci taş kitabesi bulunmaktadır. ‘‘Gök Şadırvan’’ olarak da bilinen müzede, 13 Temmuz 1766 yılında fincancı ustaları ile kalfalar arasında imzalanan tarihteki ‘‘İlk Toplu İş Sözleşmesi’’nin metinlerini de görmek mümkündür.

NG MÜZE

Geçmişten geleceğe uzanan yolculuk... Türkiye'nin ilk porselen müzesi olan NG Müze, porselenin insanlık tarihinden günümüze kadar olan değişimini anlatmaktadır. Müze, binlerce özel koleksiyon, Osmanlı Çinileri ve Kütahya Porselen Kurucu Başkanı Nafi Güral'ın klasik otomobil koleksiyonuna ev sahipliği yapmaktadır.

YEDİGÖLLER

Kütahya'da yer alan Yedigöller havzası, doğal güzellikleriyle dikkat çeken bir bölge olarak turizme kazandırılma çalışmalarıyla geliştiriliyor. Akkent Mahallesi yakınlarındaki alanda, 1960'lı yıllarda tuğla ve kiremit fabrikaları için yapılan toprak çıkarmaları sonrasında oluşan doğal göletler, bölgeye özgü bir doğal güzellik sunuyor. Kütahya Belediyesi tarafından yürütülen projelerle bu bölge, sosyal ve kültürel etkinlikler için önemli bir alan haline geldi.

ÇAMLICA TABİAT PARKI

Çamlıca Tabiat Parkı'nda yer alan 10 adet bungalov ev, tamamen ahşap malzemelerden inşa edilmiştir. Bu 2+1 yaşam alanına sahip bungalovlarda, bir adet çift kişilik yatak ve iki adet tek kişilik yatak bulunmaktadır ve toplamda 4 kişinin konaklaması için idealdir.

Orman köşklerinin içerisinde; mutfak, mutfak ekipmanları, banyo, tuvalet, sedir, balkon, piknik masası ve barbekü alanı gibi olanaklar mevcuttur. Evlerin içine yiyecek ve içecek getirme imkanı bulunmaktadır. Ayrıca, sadece 200 metre uzaklıkta yer alan Çamlıca Restoran’da sunulan çeşitli ve lezzetli menüleri de deneyimleyebilirsiniz.

AİZONAİ ANTİK KENTİ

Penkalas Nehri’nin (Koca Çay) iki yanına kurulmuş, Zeus'un kızlarından su perisi Erato ile Arkadia kralı Arkas'ın oğlu Azan'ın kenti, Frigya'ya bağlı olarak yaşayan Aizanitis’lerin ana yerleşim merkezi Aizanoi…

İnsanlık tarihinin en önemli tapınaklarından ilk borsasına, sütunlu caddesinden sporla sanatın iç içe olduğu stadyum-tiyatro kompleksine, hamamlarıyla, köprüleriyle geçmişten geleceğe seslenen eşsiz bir kent Aizanoi…

İlklerin Antik Kenti

UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan ve “İkinci Efes” olarak bilinen, tarihi MÖ 3000'li yıllara dayanan Aizanoi Antik Kenti Kütahya’nın Çavdarhisar ilçesinde, il merkezine 50 km. uzaklıkta.

Dünyanın ilk borsası, dünyanın en iyi korunmuş Zeus Tapınağı ve dünyanın ilk örneklerinden Stadyum-Tiyatro kompleksiyle Roma döneminin en önemli kentlerinden biri.

Şehrin kuzeyinde yer alan 13 bin 500 kişi kapasiteli Stadyum ve 20 bin kişi kapasiteli Tiyatronun bir kompleks şeklinde yapılması ise antik dönemin tek örneği…

EZOP MASAL ADASI ŞEHZADELER PARKI

Ezop Masal Adası Şehzadeler Parkı, adından da anlaşılacağı üzere, masal kahramanlarının figürlerine ev sahipliği yaparak farklı bir atmosfer sunuyor. Özellikle çocukların büyük ilgisini çeken bu park, bu nedenle çoğunlukla çocuklu ailelerin ilk tercihi oluyor.

Geniş bir arazi üzerine kurulu olan Ezop Masal Adası Şehzadeler Parkı, renkli ve canlı bir ambiyansa sahip. Çocuklarınızla birlikte eğlence dolu anlar yaşamak isterseniz, rotanızı mutlaka Ezop Masal Adası Şehzadeler Parkı’na çevirmelisiniz.

GEDİZ MURAT DAĞI TERMAL KAYAK MERKEZİ

Murat Dağı: Ege Bölgesi'nin Zirvesi

Uşak ve Kütahya illerinin doğal sınırını oluşturan ve Ege Bölgesi’nin en yüksek dağı olan Murat Dağı, 2312 metre yüksekliğindedir. Kütahya’nın Gediz ilçesinde bulunan dağ, hem sıcak hem de soğuk su kaynakları ile ünlüdür. Termal suları ile kaplıca deneyimi sunan Murat Dağı, kış aylarında kayak severler için de ideal bir destinasyondur.

1850 metre yükseklikteki Sarıçiçek Yaylası'nda yer alan Gediz Murat Dağı Termal Kayak Merkezi, 60 metrelik pist alanıyla kayak keyfi yaşatır. Kış sporları ve doğa tutkunları için temiz dağ havasıyla eşsiz bir kayak tatili imkanı sunar.

Kaynak: Arda Aygahoğlu