Kırmızı Ette Yalnızca Fiyatlar Düşmüyor
Ekonomik krizle mücadele devam ederken iktidarın enflasyonu kontrol altına almak için aldığı kararlar sorgulanmaya devam ediyor. Hükümetin kırmızı ette meydana gelen artışta ithale yönelmesinin sonuçlarını Kütahya’nın köklü esnaflarından Genç-Et Market’in sahibi Kadir Erdoğan anlattı.
İthal Et Sonrası Fiyat ve Kalite Tartışması
Geçtiğimiz günlerde Et ve Süt Kurumu’nun gerçekleştirdiği et ithalatı sonrası kırmızı ve beyaz ette fiyatlar düşerken, getirilen karkas etin kalitesi vatandaşlar tarafından sorgulanıyor. Çeyrek asırdır sektörün içerisinde olan Kadir Erdoğan ithal etin doğuracağı olumsuz sonuçlara dikkat çekti. Erdoğan, fiyatlardaki düşüşün içinde bulunduğumuz zamanda olumlu karşılandığını fakat ilerleyen zamanlarda daha ağır sonuçlara yol açabileceğini söyledi.
Yerli Besici Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya
Fiyatların dengelenmesinde ithalin kalıcı bir çözüm olmadığını dile getiren Erdoğan, özellikle ithal etin, hayvancılığı tehdit ettiğinin altını çizdi. 2’nci sınıf ucuza getirilen ithal et ile yerli besicinin yarışmasının mümkün olmadığını belirten Erdoğan, yerli etin fiyatındaki yükselmenin nedeninin yem fiyatlarının pahalılığı olduğunu dile getirdi. Erdoğan, “Etin yükselmesindeki en büyük sebeplerden bir tanesi de yem fiyatları. Bugün yem çuvalı 900 TL, bin TL civarında. Yem fiyatlarındaki artışı aynı oranda yetiştirdiği hayvanın satışında uygulaması gereken besici maalesef bunu yapamıyor. Şu anda besici bu işten zarar ediyor. Evet, ithal et ucuza verilebiliyor, hem vatandaş hem de kasaplar için olumlu karşılanıyor. Ama dikkat edilmesi gereken hususlar ve alınması gereken önlemler var,” dedi.
Kırmızı ette tercihlerinin yerli hayvan ve besici olduğunu söyleyen Erdoğan, kasapların önceliğinin vatandaşa kaliteli ve lezzetli eti sunmak olduğunu ifade etti. Yurt dışından gelen karkas etin kalitesinden önce fiyatının belirleyici olduğunu fakat vatandaşın, ithal et tüketiminde dikkat etmesi gerektiği uyarısında bulundu. Erdoğan, “İthal etin, kalitesi de lezzeti de çok düşük. Dışarıda yetiştirilen hayvanın ne ile nerelerde beslendiğini bilmiyoruz. Benim özellikle talebim yerli hayvancılığın desteklemesi önem arz ediyor. Dışarıdan getirilen kg fiyatı 300 TL olan etin suyu kara olur. Yem fiyatlarında olan artışın önüne geçilsin, hatta besiciye destekler artsın ki yerli hayvanın kesim kg fiyatı 400 TL hatta altına düşsün, vatandaş kaliteli et yiyebilsin,” dedi.
"Vatandaş Küçük Esnafını Yalnız Bırakmasın"
Zincir marketler ile mücadelede, küçük esnafın zorlandığını ifade eden Erdoğan, devletten beklentilerinin küçük esnafın, büyük destekçileri olan zincir marketlere karşı yanında olmaları olduğunu söyledi. Kasap dükkanında 6 kişinin istihdam edildiğini, yüksek kira fiyatları ve yüksek faturalarla ayakta durmanın zor olduğunu dile getirdi. Erdoğan, “Bizler, küçük esnaf olarak elbette vergilerimizi ödemekte sorumluyuz. Bizleri asıl üzen husus, büyük firmaların çatısı altında bulunan zincir marketlerin vergi indirimleri adı altında neredeyse hiç vergi vermemesidir. Bizler bu ülkenin vatandaşları olarak vergimizi veriyorsak, kazançları oranında büyük şirketler, holdingler de vergilerini versinler. Ayrıca vatandaşı da yerel esnafına sahip çıkması, evlerinin anahtarını teslim ettikleri küçük esnaflarını bu zincir marketlere karşı yalnız bırakmamaları gerekiyor,” çağrısında bulundu.