Kütahya'nın elmas işlemeciliği, hem tarihi dizilerde hem de modern üretimlerde kendine yer bulmaya devam ediyor. Dumlupınar Gazetesi, Doğan Şapcı ile yaptığı röportajda, Kütahya'nın elmas işlemeciliği geleneğinin nasıl korunduğunu ve bu geleneğin tarihî dizilerde nasıl yer bulduğunu derinlemesine inceledi.
Kütahya'dan Gelen Takılar Diziye Yansıyor
Doğan Şapcı, elmas işlemeciliğinin çıkış noktasının Kütahya olduğunu ve bu alandaki mücevher kalıplarını kurtardığını belirtti. Şapcı, “Bu takılar dizilerde kullanılmaya başlandı ve zamanla daha da tanınır hale geldi,” diyerek, Kütahya’dan çıkan elmas ve yakut taşlı takıların, özellikle Kuruluş Osman gibi dizilerde nasıl popülerleştiğini anlattı.
Kütahya: Osmanlı’dan Günümüze Elmas İşlemeciliği Merkezi
Şapcı, Hürrem Sultan’ın takılarının da Kütahya’dan gittiğini vurgulayarak, şunları söyledi: “Kütahya, eyalet merkezi olduğu dönemde önemli bir konumdaydı. Evliya Çelebi’nin babası Derviş Mehmet Efendi, sarayda kuyum ustabaşıydı. Hürrem Sultan’ın takıları buradan gitti. Bu takıların orijinal kalıpları, benim çocukluk hayalimdi.”
UNESCO Başarısı ve Kütahya'nın Yaratıcı Şehir Unvanı
Kütahya, UNESCO tarafından dünyada yaratıcı şehir unvanı alan 20 şehirden biri olarak kaydedildi. Doğan Şapcı, bu başarının temelinde yerli ailelerin zanaat mirasına sahip çıkmasının yattığını belirtti. Kütahya, elmas işlemeciliği ile sadece Türkiye’de değil, dünya çapında da yaratıcı şehirler arasında önemli bir yer edinmiştir.
Gelecek Nesillere Taşınan Mirasa Sahip Çıkmak
Elmas işlemeciliği konusunda gösterdiği çabalarla dikkat çeken Şapcı, “Ecdadın mirasına sahip çıkılmasaydı, Kütahya bugün yaratıcı şehirler arasında olamazdı. Atalarımızın miraslarını yerli aileler koruyarak, bu değerleri günümüze taşımak çok önemli,” diyerek, zanaatın devamlılığını sağlama amacını vurguladı.
Sonsuza Kadar Yaşayacak Takılar
Doğan Şapcı, elmas takıların bıkkınlık vermediğini ve zamanla değer kazandığını belirterek, “Bu takılar, genellikle annenin ya da babanın evladına verdiği en kıymetli hediyeler arasında yer alır. Bu nedenle takıldıkça değer kazanır ve kullanılmaktan hiç vazgeçilmiyor” dedi.
