Radyo yayını yaptığım zamanlarda proğramımın ismi ‘’Kahya’nın Günlüğü’’idi.
Şarkılar,şiirler,fıkraların olduğu kimi zaman hüzünlü kimi zaman hareketli şarkıların çalındığı neşeli bir proğramdı.Birde bu proğramın içinde Kahya’nın anıları’ ismini verdiğim bir bölüm vardı.Bu bölümde geçmişte yaşadığım hüzünlü ve veya komik anılarımı anlatırdım hepsi gerçekten ibaretti.Şimdi yazacağım anıyı radyoda anlatma fırsatım olmadı ve o yüzden sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yıl 2013 yine başka bir ilde başka bir radyoda görev yaparken bir arkdaşımın isteğini kıramayıp birlikte güney koreye 5 günlüğüne ziyarete gittim.Daha önce Çin,Rusya,Bulgaristan,Kırkıgızistan,Tatatistan,Lüksenburg,Irak,Suriye gibi ülkelere hem ziyeret hem ticaret derlerya bir şekilde gittim ve gördüm bunlardan en güzeli Güney Kore idi.Harika bir doğası, yemyeşil ormanları,İnsanları, yemekleri, sokakları, çekik çekik gözlü çocukları, her şeyden öte medeniyeti güzeldi. Böyle ülkelere bizim bütün milleti gönderip, 2-3 ay gezdirmek geliyor içimden. Bizim bu toprakları görüp, eksik olan yönlerimizi, o da sözde he kime sorsan bizden iyisi yoktur,demesi bu ülkeyi gördükten ve bu medeniyeti tanıdıktan sonra üzmüştü beni gerçekten ülkemizi geliştirmemiz lazım.
Para bir şekilde kazanılır. Dünyanın en gelişmiş, en pahalı ürünleri bir şekilde alınır ama medeniyet, saygı ve eğitim gibi olguları satın alamazsın. Umarım kimseyi kızdırmamış veya kendini beğenmişlik yapmamışımdır ama sanırım bazı şeyleri gezip, görüp, yaşadıktan sonra şu iğneyi önce kendimize batırmamız gerektiği kanısındayım. Busan şehrin de dünyadaki tek Birleşmiş Milletler Şehitliği var. Bizim şehitlerimizde burada. Mutlaka gör. Ziyaret et. Şehitlikte 885 İngiliz, 462 Türk mezarı bulunur. Diğer milletlerden de mezarlar var ve toplamda 2,300 mezar bu Şehitliktedir.Gördüğüm en saygılı milletlerden birisi Koreliler. Doğaya, insana her şeye saygılılar. Küçücük çocukların otobüse binerken ki o selamları, koskoca adamların bir birlerine karşı gösterdikleri saygı ve hürmeti, gençlerin büyüklerine karşı gösterdikleri nezaketi mutlaka yaşamalısınız.Kuzey Kore ile 1950-53 yılları arasında gerçekleşen ve soğuk savaşın ilk çatışmasının olduğu mücadelede, sonrasında katılan ABD ve müttefikleri (Birleşmiş Milletler) ve Çin’ in de katılımıyla uluslararası boyut kazanan savaş, ülkenin yeniden inşasında en önemli paya sahip.Bu savaşta en çok kayıp veren Birleşmiş Milletler ülkeleri ise sırasıyla ABD, Büyük Britanya ve Türkiye. Savaşa katılan yaklaşık 15,000 kişilik Türk ordusu ülkenin en güneyinde yer alan ve en büyük liman şehri olan Busan (Pusan) şehrinden savaşa dahil olmuş.Ne uğrana savaştığını, neden bu savaşta olduğundan dahi haberi olmayan 741 ecdadımız bu savaşta hayatını kaybetmiş ve 163 kayıp, 2068 yaralı atamız bu topraklarda Güney Kore halkına destek vermiş. Kayıplar içinde en büyük anıt Pusan şehrinde yapılmış. İşte bu yüzden de bu adamlar bizi çok seviyorlar.Dediğim gibi bizi bizden daha çok seven bir millet sanırım Güney Koreliler. O yüzden ilk seveceğiniz hatta şaşıracağınız şey, insanların Türk olduğunuzu söylediğinizde gösterecekleri saygı ve sevgi.Bir başka Kahya’nın Günlüğünde görüşmek ümidiyle herşey gönlünüzce olsun. Ecdadımızdan Allah razı olsun…
Yorumlar