Genç girişimci Ülkü Cengiz’in “Serpuş Vintage” adlı mağazası, ikinci el modaya yeni bir soluk getirdi
Kütahya’da moda anlayışını değiştiren genç girişimci Ülkü Cengiz, kurucusu olduğu Serpuş Vintage adlı ikinci el kıyafet dükkânıyla büyük ilgi görüyor. Ünlülerin kullandığı kıyafetlerin de yer aldığı mağaza, sadece bir alışveriş noktası değil; aynı zamanda sürdürülebilir moda ve çevre bilinci için atılmış önemli bir adım olarak dikkat çekiyor.
“Kütahya’da ikinci el kıyafet satan bir mağaza yoktu”
Dumlupınar Gazetesi’ne konuşan Ülkü Cengiz, yedi yıldır yaşadığı Kütahya’da böyle bir eksikliği fark ettiğini belirterek:
“Kütahya’da ikinci el kıyafet satan mağazaların eksikliğini gördüm. Bu ihtiyacı karşılamak için Serpuş Vintage’i kurdum. İnsanların bu alışkanlığı edinmesini istedim.”
Dükkânın iki yıldır faaliyet gösterdiğini belirten Cengiz, 23 yaşında başladığı girişim yolculuğunda birçok önyargıyı yıktığını söyledi.
“Bir gömlek için 27 litre su harcanıyor”
Cengiz, sürdürülebilir giyim konusuna dikkat çekerek üretim sürecinin doğaya etkisine vurgu yaptı:
“Bir tişört için 2.000 litre, bir kot pantolon için 11.000 litre su harcanıyor. Sadece bir gömlek üretimi için bile 27 litre su kullanılıyor. Bu nedenle ikinci el kıyafet alışverişi hem çevreye hem ekonomiye katkı sağlıyor. Vicdan sahibi bir insan bu gerçekleri göz ardı etmemeli.”
Cengiz, vatandaşların “başkasının enerjisi bana geçer” gibi hurafelere inanmak yerine, sürdürülebilirliğin çevre açısından önemini kavramaları gerektiğini vurguladı.
“Günümüz kumaşları kalitesiz, vintage kalıcı”
Ülkü Cengiz, eski dönem kıyafetlerin kalitesine dikkat çekti:
“Günümüzde kullanılan kumaşlar çok kalitesiz. Eskiden üretilen kıyafetler dayanıklıydı, üretim maliyetleri bile bugünün koşullarında karşılanabiliyor. Vintage, hem kaliteyi hem estetiği temsil ediyor. Ben bu işi ticari değil, inandığım için yapıyorum.”
“İkinci el giyim dar gelirli değil, zevk sahibi insanların tercihidir”
Cengiz, toplumda yaygın olan yanlış algıyı da reddetti:
“Zannediliyor ki ikinci el kıyafet sadece dar gelirli insanların tercihidir. Oysa bu, modayı bilen, kaliteden anlayan kişilerin işidir. 80’lerin ya da 90’ların parçalarını giymek hem tarz hem de bilinçli bir tercihtir.”
“Kütahya’da bu alanda bir ilki başardım”
Kütahya’da ikinci el kültürüne karşı oluşmuş önyargıyı kırdığını söyleyen Cengiz, setlerde kullanılan kıyafetlerin ihalelerine katılarak ürün temin ettiğini ifade etti:
“Kütahya’da bu konuda bir ilkiz. Zaman zaman Kadıköy’deki vintage pazarlarına da katılıyorum. Set kıyafetleri ihalelerden alıyoruz, bazen ünlülerin kendi satış platformlarından da ürün tedarik ediyoruz.”
“Biz buna ulaşılabilir lüks diyoruz”
Cengiz, mağazasındaki ürünleri “ulaşılabilir lüks” olarak tanımlıyor:
“Ünlülerin kullandığı parçaları uygun fiyatlarla sunuyoruz. Avrupa’dan da ürün getiriyorum. Vintage giyim, hem sürdürülebilirliği destekliyor hem de kaliteyi erişilebilir hale getiriyor.”
“Bizim raflarımızda geçmişin ruhu var”
Her kıyafetin bir hikâyesi olduğunu vurgulayan Cengiz, nostaljik detaylara da dikkat çekti:
“Raflarımızda sadece kıyafet değil, geçmişin ruhu var. Mesela ‘Sihirli Annem’ dizisinde giyilen bir röptöşambır da burada yer alıyor. İnsanlar o dönemi hatırlayıp gülümsüyor. Vintage giyimin farkı bu — bir duyguyu taşımak.”
