Sokak lezzetlerinin ve gece yemek yemeyi sevenlerinin gözdesi kokoreç, Kütahya’da yeni yapım yöntemiyle gönülleri çalmayı başarıyor. Adem Kuyu Kokoreç’ in sahibi Adem Türkoğlu, kokoreci pişirdiği yeni yöntemle kokoreç sevmeyenleri bile sahip olduğu dükkanın müdavimi haline getirdi. Yunus Emre Mahallesi’ndeki dükkanında meraklılarıyla buluşturduğu kuyu kokoreç ile ilgili gazetemize konuşan Türkoğlu, ”Hiç kokoreç yemeyen en az iki yüzün üzerindeki kişiye kokoreci sevdirmeyi başardık.” dedi.

“KENDİMİZE MİSYON EDİNDİK”

Aslen Kütahyalı olan ve Kütahya’da doğup büyüdüğünü söyleyen Adem Türkoğlu, Kütahya dışında ikamet ettiği zamanlarda Aydın, İzmir, Denizli ve Manisa tarafında yapılan bu tandır kokoreci gördüğünü ve bu lezzeti Kütahyalıların da sevebileceğini düşünerek böyle bir işletme açmaya karar verdiğini söyleyerek, “Kuyu kokoreci tanıtmayı ve sevdirmeyi kendimize misyon edindik. Kokoreci çok seven bir çevrem var. O yüzden bu kokoreç dükkanını açmadan öncede ailem ve yakın arkadaşlarıma da kokoreç yapıyordum. Aslında onların pozitif baskısıyla ‘Sana bir dükkan açalım, bir işletmen olsun.’ gibi söylemleriyle böyle şirin küçük bir işletme açmak nasip oldu.“ şeklinde konuştu.

“KENDİ ÖZEL TARİFİMİZ…”

Türkoğlu, Kuyu kokoreç ve geleneksel kokorecin farkını anlatırken, “Kuyu kokorecin normal kokoreçten farkı; taze olarak sarılan kokorecin beklemeden kuyuda pişirilmesi. Bence bu da diğer kokoreçlere göre daha sağlıklı olmasını sağlıyor. Pişen bir kokoreç, pişen bir et ya da sakatat ürünü uzun süre açıkta bırakılmadığı ya da başka bir işlem görmediği sürece herhangi bir mikroorganizma üretmez. Bundan dolayı biz de kuyu kokorecin hem sağlıklı hem lezzetli olduğunu görüp kendimiz bir kuyu tertibatı yaptık. Aslında bu bizim kendi özel tarifimiz diyebiliriz. Diğer illerde gördüğüm bu kuyu kokoreci kendi yorumumuzla yeni bir şekle büründürdük diyebilirim. “ ifadelerini kullandı.

“KOKORECE BİR ÖN YARGI VAR..”

Kokorece olan ön yargıyı kırmak için çalıştıklarını ve ön yargısını kırmak isteyenlerin kendilerini gönül rahatlığıyla tercih edebileceklerini söyleyen Adem Türkoğlu, “Kokorece bir önyargı var. Gerek kokusu, gerek yedikten sonra hazımsızlık yaratabileceği ve mideye dokunabileceği ihtimalinden ötürü. Bizim yaptığımız kuyu kokorecin diğer adıyla tandır kokorecin aslında yemeyi kolaylaştıran en önemli özelliği kesinlikle kokusuz ve yumuşak olması. Bundan dolayı hayatında ilk defa kokoreç yiyen iki yüzün üzerinde müşterimiz, şimdi düzenli müşterimiz oldu. Burada denediklerinde, “Gerçekten kokoreç kokmuyor ve ağzımızda lastik gibi dönmüyor. Bunu et gibi tüketebiliyoruz.” diyerek bize teşekkür eden ve bizim bu uğraşımızın karşılığını veren müşterilerimiz var. Hepsine de çok teşekkür ediyoruz.” ifadelerini kullanırken, “Buraya gelmeye imkanı olmayan müşterilerimiz kokoreci bizden çiğ bir şekilde bir gün öncesinden sipariş verebiliyorlar. Onların istediği porsiyonlarda ayarlayıp güzelce ambalajlayarak teslim ediyoruz. Kokorecimizi kuyuda pişirdiğimiz için diğer kokoreçler gibi saatlerce pişirmelerine gerek yok. Gerçekten güzel yanan bir kömür ızgarasında ya da döküm tavada 7-8 dakikada pişirerek tüketebilirler. şeklinde ekledi.

“BAŞKA ÖZEL ÜRÜNLERİMİZDE VAR”

Kokorece olan ön yargı sebebiyle hijyen konusundaki özel ihtimamlarından bahseden Türkoğlu müşterileri için özel olarak hazırladıkları diğer ürünlerden de söz ederek, “Normalde satılan kokoreçler makine sarımı ve farklı büyüklüklerde oluyor. Biz kokorecimizi 800 gram ile 1100 gram arasında el sarımı bir şekilde, hijyenik bir ortamda ve ham maddesinin temizlendiğinden emin olarak hazırlıyoruz. İçine kendi formülümüz olan birkaç ürünü de ekleyerek satışa sunuyoruz. Buraya gelen müşterilerimiz için kokoreç haricinde başka ürünlerimizde var. Sucuk, köfte, midye, uykuluk gerçekten denenmesi gereken ürünlerimizden bazıları. Özellikle de uykuluk. Bu ürünlerimizi ekmek arası şeklinde ya da toprak güveçlerde ve közün üzerinde isteğe bağlı olarak tereyağı da ekleyerek servis ediyoruz.” dedi.

Kaynak: RUKİYE MUTLU