Diş fırçaları gerçekten ne kadar temiz?
Günde iki kez kullandığımız diş fırçaları, dışarıdan bakıldığında hijyenik görünse de mikroskop altında bambaşka bir tablo ortaya çıkıyor. Uzmanlar, tek bir diş fırçasında bir ila 12 milyon arasında bakteri ve mantar bulunabileceğini belirtiyor. Fırça kıllarının üzerinde oluşan biyolojik film tabakası, bu mikroorganizmalar için adeta bir yaşam alanı yaratıyor.
Almanya’daki Rhine-Waal Uygulamalı Bilimler Üniversitesi’nden mikrobiyolog Marc-Kevin Zinn, diş fırçalarındaki mikropların üç ana kaynağı olduğunu söylüyor: ağız, cilt ve çevre. Hatta kullanılmamış fırçalarda bile bakterilerin bulunabileceği tespit edildi. Brezilya’da yapılan bir araştırmada, marketten alınan yeni fırçaların yarısında çeşitli bakteri türleri saptandı.
Zararsız bakteriler kadar tehlikelileri de var
Uzmanlara göre, diş fırçasında bulunan mikropların çoğu ağız florasının doğal bir parçası ve zararsız. Ancak bazı türler diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve hatta mide enfeksiyonları gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Bunlar arasında Streptococcus, Staphylococcus, Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae ve Candida gibi türler öne çıkıyor. Özellikle nemli banyolar, bu bakterilerin çoğalması için ideal ortamı sağlıyor.
Brezilyalı diş hekimi Prof. Vinicius Pedrazzi, “Kullanılmış fırçalarda gıda zehirlenmesiyle ilişkili bakteriler bile tespit edilebiliyor” diyerek uyarıyor.

Tuvalet bulutu tehlikesi
Banyoda fırçayı yanlış yerde saklamak da bulaş riskini artırıyor. Her sifon çekildiğinde, yaklaşık 1,5 metre yüksekliğe kadar mikroskobik damlacıklar havaya karışıyor. Bu “tuvalet bulutu”, grip, Covid-19 veya norovirüs gibi virüsleri taşıyabiliyor.
Eğer fırçanız klozetin yakınındaysa, bu damlacıklar kılların üzerine yerleşebiliyor. Uzmanlar, sifonu çekmeden önce klozet kapağının kapatılmasını öneriyor. Özellikle ortak banyolarda risk daha da artıyor; yapılan bir araştırma, öğrencilerin diş fırçalarının %60’ında dışkı kaynaklı bakteriler bulunduğunu gösterdi.
Diş fırçası nasıl temizlenmeli?
Diş fırçalarını mikroptan arındırmanın pek çok yöntemi var. Ancak mikrodalga, bulaşık makinesi veya fön makinesi gibi yöntemler fırçaya zarar verebilir. Uzmanlara göre, oda sıcaklığında dik konumda açıkta kurumaya bırakmak en etkili ve güvenli çözüm.
Bazı çalışmalar, fırçayı %0,12 klorheksidin ya da %0,05 setilpiridinyum klorür içeren ağız gargaralarında birkaç dakika bekletmenin de bakterileri azaltabileceğini gösteriyor.
Amerikan Diş Hekimleri Birliği (ADA) ve ABD Hastalık Kontrol Merkezi (CDC), fırçaların kapalı kaplarda saklanmamasını tavsiye ediyor çünkü kapalı ortamlar mikrop çoğalmasını hızlandırıyor.

Ne kadar sıklıkla değiştirmeli?
Zamanla yıpranan fırça kılları, mikroplar için daha fazla tutunma alanı oluşturuyor. Bu nedenle uzmanlar, diş fırçalarının 3 ayda bir değiştirilmesini öneriyor. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde bu süre daha da kısa olmalı.
Zinn’in araştırmalarına göre, bakterilerin fırça üzerindeki miktarı 12 haftalık kullanımın ardından en yüksek seviyeye ulaşıyor.
Geleceğin diş fırçaları: Probiyotik savunma
Bilim insanları, zararlı bakterilerle savaşmanın yeni yollarını da araştırıyor. Probiyotik diş macunları ve biyolojik olarak aktif kıl malzemeleri, ağız florasında denge sağlamayı hedefliyor. Bu tür ürünler, yararlı bakterileri destekleyerek zararlı mikroorganizmaların çoğalmasını engelleyebilir.
Yeni Zelanda’da geliştirilen bir projede, Streptococcus salivarius içeren macunların diş çürüklerini azaltabileceği öne sürülüyor.




