Kütahya’da uzun süredir boş bırakılan ve zamanla harabeye dönüşen yapılar, kaldırım kenarlarında adeta sessiz bir tehdit haline geldi. Özellikle dar sokaklarda bulunan bu binalar, vatandaşların günlük yaşamını riske atarken, estetik açıdan da şehir dokusunu zedeliyor.

Birçok binanın dış cephesi dökülmüş durumda; bazı yerlerde duvarlar kaldırıma doğru eğilmiş, sıvalar parçalanmış, çatılar çökmek üzere. Bu durum, kaldırımda yürümek zorunda kalan yayalar için büyük bir tehlike oluşturuyor. Binaların önüne “yaklaşmayın” uyarı levhaları asılsa da, fiziksel olarak yıkım riski taşıyan yapılar hâlâ insanların birkaç adım uzağında duruyor.

“Başımıza Ne Zaman Ne Düşecek Belli Değil”
Mahalle sakinleri duruma tepkili. Görüşlerini paylaşan bir vatandaş, “Buradan geçerken kafamızı eğiyoruz. Bir taş kopsa ya da duvar yıkılsa kimsenin haberi olmaz. Özellikle gece geçerken daha çok korkuyoruz,” diyerek yaşadıkları tedirginliği dile getirdi.

Bazı vatandaşlar ise, bu binaların sadece fiziksel değil, psikolojik olarak da rahatsızlık verdiğini savunuyor. “Terk edilmiş gibi duruyor sokaklar. Güvensizlik hissi yaratıyor,” diyen bir başka mahalle sakini, bu yapılar nedeniyle çocuklarını tek başına sokağa bile göndermediklerini belirtti.

Yıkılsın, Yerine Yaşam Alanı Gelsin
Yıkılma riski taşıyan binaların sadece uyarı levhasıyla korunamayacağını belirten uzmanlar, yetkililerin bu konuda kalıcı ve etkili çözümler üretmesi gerektiğini vurguluyor. Mahalle sakinleri ise daha somut bir adım bekliyor:

“Bu binalar zaten bomboş, tehlikeden başka bir şey değil. Yerine güzel bir park yapılsa, insanlar oturur, çocuklar oynar. Hem tehlike kalkar hem de mahalle canlanır,” diyen vatandaşlar, hem güvenlik hem de sosyal yaşam açısından dönüşüm istiyor.
