Memlekette olumlu ya da olumsuz, hiç fark etmez. Kütahya'da yapılan ne varsa unutulup gidiyor. Mesela eski belediye başkanlarının bir çok yanlış icraatının faturası halen halk tarafından ödense de yapılan saçma sapan iş öylece duruyor.
Kütahya'da yaşayanların belki de adını bile unuttuğu eski valilerin "Deli Dumrul" gibi kafasına göre yapıp gittiği ucube işler, halen daha halka zarar verse de yapanlar hiç mi hiç anılmıyor.
Bunu olumlu işler bakımından da düşünebiliriz. Böyle bir memlekette yaşıyoruz maalesef. Havasından mıdır, suyundan mıdır bilinmez. Kütahya burası beyim...
ŞEHİR HASTANESİ ÇALIŞANLARININ MAAŞLARI
Açılması için yıllarca uğraşılan, yapılacak yeri bile yıllarca tartışılan ve sonunda "Seçime yetişsin bari" denilerek sene başında açılan Kütahya Şehir Hastanesi çalışanlarının bir bölümü, iki aydır maaşlarını alamıyor. Bu durumu benim dışımda da yazan başka bir gazeteci yok. Korkmayın, siyasiler fırça atmaz, memnun olurlar. Eleştiri aslında yardımdır arkadaşlar.
Ekmek parası için umut arayan, hatta şehir hastanesinde iş bulabilmek için torpil üstüne torpil bulan, sonunda da işe girebilenlerin bir bölümü şimdi de maaşlarını alamadıkları için perişan.
İki aydır maaşını alamayan bazı çalışanlar bana ulaşmıştı. Ben de köşemde konuyu ele aldım.
Dün de bu durumla ilgili olarak AK Parti İl Başkanı Sayın Mustafa Önsay ile görüştüm. Son zamanlarda AK Parti icraatlarını eleştirdiğim için rahatsız olup olmadığını dahi sordum. Sağ olsun, büyük bir saygı ve sağduyu ile davrandı. Büyük bir olgunluk gösterdi. Yazılarımı takip ettiğini, bu konunun zaten takipçisi olduğunu ve sorunun bu ay çözüme kavuşturulacağını söyledi. Güzel bir gelişme, Sayın Önsay'a şimdiden teşekkürler...
KARDA YÜRÜYEN İZİNİ BELLİ EDER!
Aslında deyimin doğrusu "Karda yürür, izini belli etmez..."
Çok bilindik bir deyimdir bu; anlam bakımından da derinliğe haizdir. "Kimsenin sezemeyeceği biçimde gizli iş çevirmek" anlamında kullanılan bu deyim geliverdi aklıma. Nereden geldi, bilinmez ama bununla ilgili bir şeyler yazmak istedim.
Olumsuz tarafı dışında bir de olumlu yönü var elbette bu deyimin. "Karda yürür izini belli etmez" deyimi, akıllı, dikkatli ve stratejik bir davranış biçimini betimleyen, derin anlamlar taşıyan bir Türkçe ifadedir aynı zamanda.
Olumlu anlamda, stratejik ve dikkatli davranmayı ifade ederken, olumsuz bağlamda bir tür sinsi ya da gizli niyetli davranışı akla getirir. Bu durumda, kişi çevresindeki insanları manipüle eden, gerçek niyetlerini saklayan veya arkadan iş çeviren biri olarak algılanır.
Nereden geldi aklıma bilmem ama şunu söyleyeyim, karda yürüyen izini belli eder, dikkat edin...
BELEDİYE MECLİS ÜYELERİNE ÇAĞRI VAR
Dün bir okuyucumun, "Sizden gelenler kısmında bu görüşlerimi aktarır mısın" diyerek yolladığı yazıyı aynen size arz ediyorum. Buyursunlar efendim:
"Aslında belediye meclis üyeleri, Ankara'daki Meclis'i (TBMM) örnek almamalı. Ankara'dakiler, TBMM'deki kavgaların ardından, Ankara'da otel gibi yerlerin lobilerinde bol kahkahalı sohbetler eder, yer içerler.
Ancak taşrada durum farklıdır; burada kardeş kardeşe, arkadaş arkadaşa, komşu komşuya düşman olur, husumet doğar. Şehrin menfaatine uygun kararlar alınmalıdır. Akl-ı selim davranmak budur..."
KÜTAHYASPOR GİRDAPA DOĞRU GİDİYOR
Son haftalardaki kötü gidişat, oyuncuların inişli çıkışlı performansı, taraftarların sosyal medya aracılığıyla mesajlar vermesi. Bu durumların sonu belli, kara bir deliğe giden girdap.
Belediye'yi günah keçisi yaparsak tüm kabahati oraya yükleyebiliriz. Ancak belediyenin ekonomik dar boğazdan geçtiği, cıvata ve mazot gibi elzem şeyleri bile almakta güçlük çektiği çok açık bir şekilde ortada.
Bence bu dönem belediyeden gelecek kalan 27 milyonun peşine düşülürse ya da ona göre hesap yapılırsa, çıkmaz bir kara deliğe hızla gidilir.
Mutlaka başka kaynaklar da bulunmalı. Belediyenin durumu düzelirse, gelecek 27 milyon lira piyango gibi olur. Aksi takdirde son 5 yıldır görülmeyen sıkıntılar yeniden peyda olur. Benden söylemesi...
Sevgiyle kalın...
GÜZEL CÜMLELER
Söylesem tesiri yok, sussam gönül râzı değil. FUZÛLÎ