Belediye Kütahyaspor’un kaderiyle inatlaşan 5 yıllık çıkmazı… Tam bir Netflix dizisi tadında…
Kütahyaspor taraftarları için Mayıs ayları artık heyecan değil, hayal kırıklığı ayı oldu. Ne zaman sezonun sonuna yaklaşsa, yürekler ağza geliyor, umutlar yeşeriyor, sonra bir bakıyoruz… Evet, yine aynı kâbus! Yine aynı senaryo, aynı hüsran! Kütahyaspor tam 5 sezondur Play-Off finallerinin değişmeyen mağlubu. Değişen tek şey; forma numaraları, teknik direktörler ve tribündeki umutların her geçen yıl biraz daha eksilmesi…
2019-2020 sezonunda pandemi sayesinde BAL’dan 3. Lig’e “çıkartılan” Belediye Kütahyaspor, o gün bugündür sahada kendi kaderini yazmayı başaramadı. Yalnızca bir sezon değil, tam 5 yıl boyunca her defasında Play-Off potasına kapağı attı ama o kapı bir türlü ardına kadar açılmadı. Hep orada durdu. Eşik. Engel. Uçurum. Her seferinde umutla yaklaşıldı, her seferinde yere çakılındı.
Bu 5 yılda ne mi değişti? 150 futbolcu, 10 teknik adam, 3 kulüp başkanı, 2 belediye başkanı…
Peki, ne değişmedi? Sonuç! Kütahyaspor hâlâ 3. Lig'de!
Şampiyonluk parolasıyla çıkılan her sezonda milyonlar harcandı. Kamplar yapıldı, transferler gerçekleştirildi, şehirde afişler asıldı, sosyal medyada hedefler konuşuldu. Her seferinde perde kapanmadan önce finalde kaybeden bir takım kaldı geriye: Kütahyaspor…
Kimler geldi kimler geçti?
Merhum Cahit Özel, elini taşın altına koydu; olmadı. Erdoğan Çolak, “Bu sene o sene” dedi; olmadı.
Osman Altınkaya, takımın başında şehir şehir gezdi; “Şehir bizim takım bizim” dedi yine olmadı. Şimdi herkesin dudaklarında aynı cümle var: “Bu takımın üstüne kara bulut mu çöktü?”
Sadece futbol konuşulmadı bu şehirde, umut konuşuldu, inanç konuşuldu, hayal kuruldu. Her yeni sezonda “Bu defa başaracağız” denildi. Ama ne oldu? O inançla yola çıkan taraftarlar, o hayali taşıyan gençler, her yıl biraz daha umutsuzlaştı.
Kimi "şanssızlık" dedi, kimi "sistem" dedi, kimi "oyuncular ruhunu sahaya koymuyor" dedi…
Ama asıl gerçek şu: Bu şehir, bu takım, bu taraftar sürekli kandırıldı. Sahte hedefler, içi boş vaatler ve günü kurtarma politikalarıyla yıllar harcandı.
Bir zamanlar “Her sezon bir üst lig” vaadiyle yola çıkanlar bile artık sessiz. Çünkü bu şehir umut tacirliğine değil, gerçek başarıya aç! Bu takım 5 sezondur sadece Play-Off oynamıyor, 5 sezondur taraftarın aklıyla, duygusuyla, sabrıyla da oynuyor!
Ve evet, artık yeter!
Yeter bu takımın “bir dahaki sezona” rehin bırakıldığı!
Yeter bu şehirde umutların her sezon finalle kırıldığı!
Yeter artık 3. Lig mahkûmiyeti!
Belediye Kütahyaspor ya gelecek sezon bu zinciri kırar, ya da bu şehir artık kimseye güvenmez!..
NE YAPMALI?
Sorunun altını çizmek yetmez, çözüm de sunmak gerekir. İşte önerilerim:
Profesyonel futbol aklı oluşturulmalı. Kulübün başına sadece iyi niyetli yöneticiler değil, futbolu bilen, tecrübe sahibi, proje temelli çalışan bir ekip gelmeli. Transferi menajerler değil, kulübün kendi futbol aklı yapmalı. (Son 5 sezonda harcanan para yaklaşık 1 milyar TL)
İstikrar sağlanmalı. Her sezon baştan kurulan kadrolar, her yıl değişen teknik heyet… Artık bir iskelet kadro ve uzun vadeli planlarla ilerlenmeli. Her Play-Off kaybından sonra "reset" değil, "revizyon" yapılmalı.
Alt yapı güçlendirilmeli. Belediye Kütahyaspor’un kendi içinden çıkan, aidiyet duygusu taşıyan, bu şehrin havasını soluyan gençlere ihtiyacı var. Tesisleşme ve genç oyuncu gelişimi ana hedef olmalı. (Bu sezon bunun ilk meyvesi alındı. Gençlerimiz umutlarımızı yeşertti.)
Taraftarla samimi bir iletişim kurulmalı. Şeffaflık şart! Başarı gelmeyebilir ama samimiyet varsa şehir arkanızda durur. Taraftarı küçümseyen değil, onu sürece dahil eden bir yönetim anlayışı oluşturulmalı. Belediye desteği netleşmeli, bağımlılık azaltılmalı. Belediyenin desteği önemlidir ama kulübün kaderi tamamen belediyeye bağlı olmamalı. Kurumsallaşma, sponsorluk ve gelir kaynaklarının çeşitlenmesi artık bir zorunluluktur. Belediye “Ben yokum” dediğinde yönetim “hay hay” diyecek güce sahip olmalı. Gerekli faturayı halk keser zaten, bu unutulmamalı.
Her ne kadar bu sezon bize 2. Lig’i hediye edemese de gece gündüz demeden çalışan Kütahyaspor Kulüp Başkanı Osman Altınkaya ve onu yalnız bırakmayan birkaç (5'i geçmez) arkadaşa teşekkür ediyorum. Çocuklarına ayıracakları vakti takıma ayırdılar, biz buna şahidiz…
Sevgiyle kalın…
GÜZEL CÜMLELER
Hayal satanın tezgâhı geniş olur ama müşterisi hep pişmandır.
