Sebze meyve satılan halk pazarları şehirlerin neresinde kurulmamalı Sebze ve meyve satılan halk pazarları, şehirlerin önemli bir parçasıdır. Bu pazarlar hem üreticilerin hem de tüketicilerin faydalandığı, ekonomik, sağlıklı ve çevreci bir alışveriş ortamı sunar. Ancak, halk pazarlarının kurulduğu yerler, şehir planlaması açısından dikkatli seçilmelidir. Aksi takdirde, bu pazarlar, trafik, gürültü, kirlilik hijyen gibi sorunlara yol açabilir.
Pazaryeri olmaması gereken yerler
Halk pazarlarının kurulmaması gereken yerlerden biri, ana arterlerdir. Ana arterler, şehir içi ulaşımın en yoğun olduğu yollardır. Bu yollarda halk pazarı kurulması hem ulaşım akışını engeller hem de kazalara davetiye çıkarır. Ayrıca, bu yollardan geçen araçların egzoz dumanları, sebze ve meyvelerin kalitesini ve sağlığını olumsuz etkiler, bu açıdan bakıldığında Kütahya Cumartesi pazarının bu iş için ne kadar uygun olduğu şehir planlamacıları tarafından iyi değerlendirilmelidir
Bir diğer uygun olmayan yer ise, okul, hastane, ibadethane gibi kamu kurumlarının yakınıdır. Bu kurumlar, sessizlik ve huzur gerektiren yerlerdir. Halk pazarlarının bu kurumların yakınında kurulması hem bu kurumların işleyişini aksatır hem de çevredeki insanların rahatsız olmasına neden olur. Özellikle okullarda eğitim-öğretim faaliyetleri sırasında halk pazarının gürültüsü ve kalabalığı, öğrencilerin dikkatini dağıtır ve öğrenme verimliliğini düşürür.
Çevresinde Yeşil Cami gibi tarihi bir ibadethane, Saray hamamı, hükümet binası gibi kültürel varlıkların olduğu bir alana sebze pazarı yapmak ne derece doğru ve mantıklıdır .
Son olarak, halk pazarlarının kurulmaması gereken bir diğer yer de yeşil alanlardır. Yeşil alanlar, şehirlerin akciğerleri olarak nitelendirilir. Bu alanlar hem doğal güzelliği hem de temiz havası ile insanların dinlenmesine ve nefes almasına imkan sağlar. Halk pazarlarının yeşil alanlarda kurulması, hem bu alanların doğal dokusunu bozar, hem de çöp ve atık gibi kirlilik unsurlarını arttırır.
Kütahya’da bilhassa emekli çoktur, bakıyorsunuz emekliler sevgi yolu üzerindeki banklarda, geleni geçeni seyrederek vakit geçirmekte, eski adı ile Çamlı Bahçe’nin şimdiki adı ile Cumartesi pazarının çevresindeki tarihi dokuyu koruyarak bir kültür parka dönüştürülmesi kanımca çok daha doğru olacaktır.
Bu nedenlerle, halk pazarlarının şehirlerde uygun yerlere kurulması gerektiği sonucuna varabiliriz. Halk pazarları, şehrin ulaşımını engellemeyen, kamu kurumlarını rahatsız etmeyen ve yeşil alanları tahrip etmeyen yerlerde kurulmalıdır. Böylece, halk pazarları hem üreticiye hem de tüketiciye fayda sağlayan bir alışveriş ortamı oluşturabilir.
Sebze meyve satılan halk pazarlarının fiziki ve hijyenik durumları nasıl olmalı?
- Pazar alanı, yeterli büyüklükte, düz ve sağlam bir zemin üzerinde olmalıdır. Pazarın çatısı yağmur, güneş ve rüzgar gibi hava koşullarından koruyacak şekilde yapılmalıdır. Pazarın aydınlatması yeterli ve eşit olmalıdır. Pazarın havalandırması sağlanmalı ve kötü kokular önlenmelidir. Pazarın elektrik ve su tesisatı güvenli ve yeterli olmalıdır.
- Pazar alanı ve tezgahlar düzenli bir şekilde temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir. Ürünlerin üzerine su sıkılmamalı veya tozlanmamalıdır. Ürünler uygun sıcaklıkta ve nemde muhafaza edilmeli ve bozulmuş veya çürümüş ürünler tezgahtan kaldırılmalıdır. Ürünlerin üzerine sinek veya başka haşereler konmasına izin verilmemelidir.
- Satıcılar, temiz ve düzgün giyinmeli ve kişisel bakımlarına özen göstermelidir. Satıcılar, ürünleri ellemeden önce ellerini yıkamalı veya eldiven kullanmalıdır. Satıcılar, ürünleri tartarken veya paketlerken hijyen kurallarına uymalıdır. Satıcılar, müşterilerle saygılı ve nazik bir şekilde iletişim kurmalıdır.
Bu adımların uygulanması, halk pazarlarının fiziki ve hijyenik durumunu iyileştirecek ve vatandaşların sağlıklı ve güvenli bir şekilde alışveriş yapmasını sağlayacaktır.
