Geçtiğimiz yıl, evladımın gözleri parlayarak anlattığı o hayal, bir anda elimizden kayıp gitti. Milli Savunma Üniversitesi'nin zorlu kapılarından tek tek geçerken, üniversite sınavı, yazılı, sözlü mülakatı, spor testleri derken, geriye sadece sağlık raporu kalmıştı. Tam o noktada, "Sakrilizasyon" teşhisiyle kader ağlarını ördü. Yönetmelik açık: Bu durumdaki adaylar harp okulu ya da astsubay meslek yüksekokuluna kabul edilemezdi. Oğlumun askerlik hayali, tam da orada son buldu.
Elbette, bir evladın çocukluk hayalinin yıkılışına şahit olmak kolay değil. Dualarla büyüttüğümüz umutlarımızın sönüşüyle kalbimiz yandı. Ancak itiraf etmeliyim ki, içten içe bir ferahlık da hissetmedim değil. "Hayırlısı buymuş" dedim. Zira askerlik, çetin bir yol. Evlat dediğin, bir saçının teline kıyamazsın, nefesine, yüzüne, kaderine nazar değmesin diye dua edersin.
Ölüm mukadderdir; ne bir dakika şaşar ne de bir dakika gecikir. Dağda savaşırken de, şehirde yaşarken de, hatta yürürken bile insanı bulabilir. Kadere inancımız tam. Ama bir baba olarak, tehlikesi büyük olan askerlik mesleği yüzünden yüreğimizde derin bir endişe taşımak da kaçınılmaz oluyor. Evlat bizim canımızdır; onun saçının teline bile zarar gelsin istemeyiz.
Bugün şehit haberleri, televizyon ekranlarının alt yazılarında 30 saniyede geçiveriyor. Oysa o kısacık 30 saniyelik haber, bir ömrü karartıyor, bir ömür sürecek bir acının başlangıcı oluyor. Bu acıyı, ancak yüreğine ateş düşen bilir.
İşte tam da bu yüzden, terörün sona ermesi için atılan her adıma karşı çıkanları anlamakta zorlanıyorum. Oğlunu dağa gitmesin diye yurt dışında okutan, doğuya gitmesin diye torpil kovalayan, askerliğini kısa geçsin diye bedelliye yönlendirenler... Bugün barışa, silahların susmasına karşı ses çıkarıyor. Neden? Evlat bu kadar kolay mı? Bir kaşık suda bile boğulur diye korkarken, onu çatışmanın ortasına göndermek kolay mı?
"Helva sizin evde kaynamadıysa tatlıdır" derler ya... Aynen öyle. Terör bitmeli. Şehit haberleri sona ermeli. Çünkü her vatan evladı değerlidir. Her annenin duası, her babanın gözyaşı kıymetlidir. Her evlat, toprağa düşmeden yaşamalı.
Biz terörsüz bir Türkiye istiyoruz. Evlatlarımızın hayalleri başka yollarla gerçeğe dönüşsün istiyoruz. Asker olmasa bile, bu vatana başka şekilde hizmet etsinler. Yazılımla, bilimle, sanatla, üretimle...
Terör bitsin, artık analar ağlamasın. Evlatlar şehit olmasın. Bu, sadece bir babanın değil; vicdanı olan herkesin duası, dileği ve çağrısıdır.
Allah’a emanet olun..
Terör Son Bulsun, Evlatlar Yaşasın: Bir Babanın Duası
Murat Güren
Yorumlar